Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/743 Esas 2012/10834 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/743
Karar No: 2012/10834
Karar Tarihi: 17.12.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/743 Esas 2012/10834 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, kadastro tespitiyle ilgilidir. Davalılar suya vaki müdahalede bulunmuşlardır. Davacılar açtıkları dava ile suya müdahalenin önlenmesini istemişlerdir. Yargılama sonucu çekişmeli taşınmaz 1/3'er hisse ile taraflara tescil edilerek, men'i müdahale talebi reddedilmiştir. Davacılar temyiz etmiştir. Yargıtay ise, davada kışkırtıcılık değil, su men'ine ilişkin bir konunun söz konusu olması nedeniyle açılan davanın 150 ada 45 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan su kaynağına yönelik olduğuna karar vermiştir. Bu nedenle, davada malik hanesi açık bırakılmalıdır. Bu söz konusu tutanak dosyaya getirtilerek, davaya dahil edilerek, taraf teşkili sağlanmalıdır. Daha sonra tespit bilirkişileri, taraf tanıkları ve mahalli bilirkişilerin katılımı ile keşif yapılarak su kaynağının bulunduğu dava konusu taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kim tarafından beri ne zamandan beri kullanıldığı, sözü edilen suyun kaynak suyu olup olmadığı, davacı veya davalıların sözü edilen sudan kadim yararlanma haklarının bulunup bulunmadığı vb. konuların tespiti gerekmektedir. Kararda geçen kanun maddeleri: Kadastro Kanunu.
16. Hukuk Dairesi         2012/743 E.  ,  2012/10834 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Düzencik Köyü çalışma alanında bulunan 150 ada 137 parsel sayılı 67,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacılar ..., ..., ... tarafından davalılar aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan suya vaki müdahalenin önlenmesi davası davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın 1/3"er hisse ile ..., ... ve ... adına tesciline, men"i müdahale talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusunun 150 ada 137 parsel sayılı taşınmaz olduğu, dava konusu taşınmazın taksim sonucu davalılara kaldığı kabul edilmek sureti ile yazılı şekilde karar verilmişse de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dava konusu 150 ada 137 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının edinme sütunu bölümünde her ne kadar Asliye Hukuk Mahkemesinin 1992/265 Esas sayılı dava dosyası ile davalı olduğu belirtilmiş ise de, sözü edilen davanın tespit gününden evvel 18.10.1999 tarihinde açılmamış sayılmasına karar verilerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Ancak yine tespit gününden evvel 16.06.2000 tarihli dava dilekçesi ile davacılar ... ve ... tarafından davalılar... ve ... aleyhine açılan suya vaki müdahalenin men"i davasının dava konusu taşınmaza ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve dava dosyası Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Aktarılan suya yönelik müdahalenin men"i davasının dava dilekçesinin içeriğinden davacıların istemlerinin davaya konu suyun çıktığı taşınmaz ile suyun toplandığı havuz niteliğindeki taşınmazın mülkiyetine yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda su kaynağının bulunduğu 150 ada 45 parsel sayılı taşınmazın da aktarılan davanın konusu olacağı kuşkusuzdur. Dosya kapsamından, su kaynağının tutanak aslı dosyada bulunmayan; ancak kadastroca oluşan tapu kayıt örneğine göre Hazine adına tespit edildiği anlaşılan 150 ada 45 parsel sayılı taşınmazın üzerinde bulunduğu anlaşılmaktadır. 150 ada 45 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağı kesinleştirilerek tapuya tescil edilmiş ise de aktarılan davanın konusu olması nedeniyle hukuken malik hanesi açık sayılacağından Hazine adına tescil edilmiş olması tespitin hukuken kesinleştiği sonucunu doğurmaz. Hal böyle olunca sözü edilen Düzencik Köyü 150 ada 45 parsel sayılı taşınmazın tutanağının aslı dosyaya getirtilerek davalı hale getirilmeli, 150 ada 45 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki, tapu kaydının intikal görmesi halinde en son kayıt maliki davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmalı, sözü edilen kayıt maliki (davalıdan) savunma ve delilleri sorulup mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, evvelce dinlenenler dışında tespit edilecek mahalli bilirkişi ve taraf tanıkları ile tespit bilirkişilerinin katılımı ile keşif yapılarak su kaynağının bulunduğu dava konusu 150 ada 45 parsel sayılı taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kim tarafından beri ne zamandan beri kullanıldığı, sözü edilen suyun kaynak suyu olup olmadığı, davacı veya davalıların sözü edilen sudan kadim yararlanma haklarının bulunup bulunmadığı sorulup saptanmalı, dava konusu 150 ada 37 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan su toplama havuzunun kim tarafından ne zaman yaptırıldığı, ne şekilde kullanıldığı belirlenmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak delillerin sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.














    Hemen Ara