Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/12376 Esas 2010/1636 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/12376
Karar No: 2010/1636
Karar Tarihi: 18.2.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/12376 Esas 2010/1636 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kira alacağı tahsili amacıyla icra takibi başlatmış ancak davalı borçlunun itirazı olmamıştır. Davacı icra mahkemesinden tahliye istemiş ancak mahkeme ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle isteği reddetmiştir. Ancak borçlu, duruşma gün ve saatini bildiren davetiye usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Borçlu tebligatta usulsüzlük olduğunu öğrendiği tarihten itibaren şikayet yoluyla ileri sürmemiş ve süresinde itirazda da bulunmamıştır. Bu nedenle ödeme emri kesinleşmiştir. Mahkeme taahhütlü mektup yöntemiyle yapılan tebligatın usulsüzlüğünü kendiliğinden nazara alamaz. Borçlu borcunu ödemediği için temerrüde düşmüştür. Mahkeme isteği reddettiği için karar bozulmuştur.
- Tebligat Kanunu’nun 21. Maddesi
- Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.03.2005 tarihli ve 2005/6-190-220, 28.09.2005 tarihli ve 2005/6-518-518 sayılı kararları
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/12376 E.  ,  2010/1636 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... İcra Mahkemesi

    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazının bulunmaması üzerine davacı icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece davalıya ödeme emri tebligatının usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle istemin reddine karar verilmiş karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
    Borçluya gönderilen 13(51) örnek ihtarlı ödeme emri 16/6/2009 tarihinde 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 21.maddesine göre tebliğ edilmiş ise de Tebligat Kanununun 21.maddesine göre yapılan tebligat usulüne uygun bulunmamaktadır. Ödeme emri usule uygun tebliğ edilmemiş ise de; dava dilekçesi ve duruşma gün ve saatini bildirir davetiye 11/08/2009 tarihinde davalı borçluya tebliğ edilmiştir.Davalı borçlunun ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir. Ne var ki bu tarih itibariyle tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürüp, tebliğ tarihini düzelttirmediği gibi, süresinde de itirazda bulunmadığından 16/6/2009 tarihinde yapılan tebligat kesinleşmiştir. İcra mahkemesi ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü kendiliğinden nazara alamaz. YHGK.30.3.2005 gün ve 2005/6-190-220 ve 28.09.2005 tarih 2005/6-518-518 sayılı kararları da bu doğrultudadır. Kesinleşen takip üzerine yasal sürede ödemede bulunmadığından borçlunun temerrüdü de gerçekleşmiştir. Mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekirken istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Karar bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara