Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/8853 Esas 2010/1603 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/8853
Karar No: 2010/1603
Karar Tarihi: 16.2.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/8853 Esas 2010/1603 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalının önalım nedeniyle payların iptalini ve tescilini istemiştir. İlk satış davasının yargılaması sırasında, daha önce başka paydaşlardan birini satın aldığı anlaşılan davalı, ikinci bir dava açarak, 15.06.2007 tarihinde de satın almış olduğu payların iptali ve tescilini istemiştir. İkinci davanın açılmasına rağmen ara kararlar yerine getirilmediğinden dava reddedilmiştir. Mahkeme kararı, gerekçesi içerisinde çelişkili olduğundan ve taraflara yüklenilen vazife ve hakların açık ve seçik olmadığından bozulmuştur. HUMK'nun 388. ve 389. maddeleri gereğince kararda nelerin bulunacağı ve verilecek kararın açık ve seçik olması gerektiği belirtilmiştir.
HUMK'nun 388. ve 389. maddeleri gereğince kararda nelerin bulunacağı ve verilecek kararın açık ve seçik olması gerektiği hüküm altına alınmıştır. HUMK'nun 428. maddesi uyarınca hüküm bozulmuştur.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/8853 E.  ,  2010/1603 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık önalım nedeniyle önalıma konu payın iptali ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece ayrı ayrı açılıp birleştirilen davaların reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili 16.2.2009 tarihli davasında davalının 6.11.2008 tarihinde satın aldığı payların önalım nedeniyle iptaliyle adına tescilini istemiş, bu davanın yargılaması devam ederken davalının başka paydaşlardan daha önceki bir tarih olan 15.6.2007 tarihinde de pay satın aldığının anlaşılması üzerine 3.4.2009 tarihli ikinci davasıyla 15.6.2007 tarihinde satılan paylarında önalım nedeniyle iptaliyle adına tescilini istemiştir. Mahkemece ilk satımlara yönelik olarak daha sonra açılan davanın yargılaması sırasında satım akit tablosu ve tapu kayıtlarının celbi için tapu sicil müdürlüğüne yazı yazılmasına ve masrafın davacı tarafça karşılanmasına karar verilmiş, ara kararının yerine getirilmemesi üzerine de 15.5.2009 tarihli celsede bu yönde davacı vekiline kesin süre verilerek aynı zamanda her iki önalım davasının birleştirilmesine de karar verilmiştir. Dosyalar birleştikten sonra ilk satımlara yönelik olarak 3.4.2009 tarihinde açılan ikinci davada kesin süreye rağmen ara kararları yerine getirilmediğinden açılan ikinci davanın bu nedenle, bu dava reddedildiğinden ve böylece ilk satımlardan sonra davalı taşınmazda paydaş konumuna geldiğinden ve ikinci satımlarda paydaşa yapıldığından bu satımların konusunu oluşturan ilk davanın da bu nedenle reddine karar verilmiştir. Ne var ki mahkemece gerekçeli karar yazılırken ilk satımlara konu 3.4.2009 tarihli ikinci davanın ara kararlarının yerine getirildiği, sehven bu konunun görülmediği, kısa kararda davanın reddine karar verildiğinden gerekçenin kısa karara uydurulduğu belirtilmiştir.
    HUMK.nun 388.maddesinde kararda neler bulunacağı açıklandığı gibi 389. Maddesinde de verilen kararla iki tarafa yüklenilen vazife ve hakların şüphe ve tereddüte neden olmayacak şekilde açık ve seçik olarak belirtilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Yukarıda belirtildiği gibi mahkemece kurulan hükmün gerekçe kısmı kendi içinde çelişkili olduğu gibi hüküm kısmıyla dahi uyumluluk göstermemekte, taraflara yüklenilen vazife ve haklar açıkca anlaşılamamaktadır.
    Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara