Esas No: 2012/7204
Karar No: 2012/10497
Karar Tarihi: 06.12.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/7204 Esas 2012/10497 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Kullanım kadastrosu sırasında Necip Fazıl Mahallesi çalışma alanında bulunan 258 ada 2 parsel sayılı 441,62 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve bahçe olarak 15 yıldan beri..."nin kullanımında olduğu şerhi verilerek davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın beyanlar hanesinde mevcut bulunan şerhte soy isminin "..." olmasına rağmen "..." olarak yazıldığını iddia ederek düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında davacı ..., taşınmazın zilyetliğini satış yoluyla ..."e devrettiğini beyan etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesine, "iş bu taşınmaz bahçe olarak davacı ... oğlu ..."in fiili kullanımındadır (1991 yılından beri önceki zilyedin, 2011 yılından beri davacının)" şeklinde şerh verilemsine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"yla eklenen Ek 4. madde kapsamında 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında beyanlar hanesinde yazılı şerhteki ismin düzeltilmesine yönelik olarak açıldığı halde, Mahkemece bu konuda bir karar verilmeden, davacının dava konusu taşınmazdaki zilyetliğini satış yoluyla ..."e devrettiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmadığı gibi, varılan sonuç ta dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava konusu 258 ada 2 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde bahçe olarak 15 yıldan beri..."nin kullanımında olduğu yazılı olup, davacı ..., mevcut bulunan şerhin kendi yararına olduğunu ancak soy isminin "..." olmasına rağmen "..." olarak yazıldığını iddia etmiştir. Mahkemece, taşınmazın beyanlar hanesinde ismi geçen Hasan oğlu... isminde bir şahsın var olup olmadığı yöntemince araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, taşınmaza ait tutanağın beyanlar hanesinde ismi geçen Hasan oğlu... isminde bir şahsın var olup olmadığı Nüfus Müdürlüğünden sorulmalı, böyle bir şahsın yaşayıp yaşamadığı hususunda usulüne uygun şekilde zabıta araştırması yaptırılarak davacının davasının yerinde olup olmadığı araştırılmalıdır. Davacı ..."nin davasının haklı olduğu sonucuna varılması ve usulüne uygun şekilde harçlandırılmış dilekçe ile davaya katılması halinde ..."in talebi hakkında karar verilebileceği göz önünde bulundurulması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.