Esas No: 2012/6953
Karar No: 2012/10477
Karar Tarihi: 06.12.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/6953 Esas 2012/10477 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Kullanım kadastrosu sırasında Güneşli Köyü çalışma alanında bulunan 135 ada 1 parsel sayılı 5459,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve kullanıcısının ... olduğu şerhi verilerek davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın beyanlar hanesinde adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde bulunan şerhin, uzman fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen bölümün kullanıcısının davacı ..., (A) harfi ile gösterilen bölümünün kullanıcısının davalı ... Kişilği olarak düzeltilmesine, davalı Hazine aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın mülkiyetine yönelik bir dava bulunmadığından davalı Hazine hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Dava, 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. 3402 sayılı Yasa"nın Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunan davalarda ise, husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi ve davanın, Hazineye karşı da ispatlanması zorunludur. Bu hususlar göz önüne alındığında somut olayda davanın yasal hasmı olan Hazine hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi; kabule göre kadastro tespitine karşı dava açılmakla tutanak itirazlı hale geldiği ve kadastro mahkemesince sicil oluşturma görevi bulunduğu halde "taşınmazın Hazine adına tesciline" karar verilmeyerek sicilin açık bırakılması da isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.