(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/13689 E. , 2010/1532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı-k.davacı vekili Av. ... geldi.Davacı-k.davalı vekili gelmedi. Hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, 31.022 TL hasar tazminatı ve 11.138 TL kira alacağına yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili, karşılık dava olarak da kiracının kiralanana yapmış olduğu imalat giderlerinden fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 1.000 TL’nin tahsiline ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile itirazın 42.022 TL üzerinden iptaline, takibin devamına, tarafların icra inkar tazminatı isteklerinin ve karşı davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalı-karşı davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı-karşı davacı vekilinin kira alacağına ilişkin temyiz itirazlarına gelince ;
İcra takibinde ve davada dayanılan ve hükme esas alınan 1.1.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira parası 7.850 TL olarak belirlenmiş, sözleşmenin özel şartlar 7. maddesinde de yıllık kira artışlarının TÜFE + TEFE toplamlarının 1 / 2’sine göre yapılacağı kararlaştırılmıştır Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Sözleşme 1.1.2007 tarihinden itibaren 6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun’un 11. maddesi hükmü gereğince aynı şartlarla bir yıl daha uzamıştır..Sözleşmede, sözleşmenin feshi konusunda özel bir düzenlenme yer almadığından akdin aynı madde gereğince en az onbeş gün önceden yazılı ihbarda bulunmak suretiyle kiracı tarafından feshedilmesi mümkün iken davalı-karşı davacı bu yasal süreye riayet etmeden 28.12.2007 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile 2008 yılında sözleşmeyi yenilemeyeceğini, ancak taşınma koşulları gereği kiralananı Şubat 2008 tarihinde tahliye edeceğini bildirmiştir. İhtarname davacı-karşı
davalıya 2.1.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Feshi ihbar süresinde yapılmadığından taraflar arasındaki sözleşme 1.1.2009 tarihine kadar yenilenmiştir. Bununla birlikte davalı-karşı davacı Ocak 2008 ayı kirasını sözleşmeye göre artırarak 18.1.2008 tarihinde 9.456 TL olarak yatırdıktan sonra kiralananı 1.2.2008 tarihinde tahliye etmiştir. Davalı-karşı davacı kiracının kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumludur. Bununla birlikte davacı kiralayanın bu yerin yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi, böylece zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen ödevi yapmak durumundadır. Bu durumda davacının zararı, tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir. Davalı-karşı davacının tahliyesinden sonra dosyaya sunulan kira sözleşmesine göre davacı-karşı davalı kiralanan taşınmazı 1.4.2008 tarihinde beş yıl süre ile aylık 11.000 TL bedelle dava dışı ... ... Kum Deniz İhr İht. Ltd Şti’ye kiralamıştır. Mahkemece taşınmazın ne kadar sürede yeniden kiraya verilebileceği konusunda yaptırılan bilirkişi incelemesinde bilirkişiler 2.10.2009 tarihli raporlarında kiralananın çevre ve ekonomik koşullar itibariyle iki aylık makul bir süre içinde kiraya verilebileceğini, davacı-karşı davalının da taşınmazı 1.4.2008 tarihinde 11.000 TL + KDV bedelle yeniden kiraya verdiğini, davacı-karşı davalının mahrum kaldığı bir aylık süre için 11.000 TL kira alacağının doğduğu konusunda görüş bildirmişlerdir. Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak 11.000 TL kira alacağı yönünden de itirazın iptaline hükmedilmiştir. Ne var ki yukarda açıklandığı üzere makul süre kirası saptanırken taşınmazın taraflar arasındaki sözleşmedeki aynı koşullar ve kira bedeli ile yeniden ne kadar sürede kiraya verilebileceğinin araştırılması gerekir. Taşınmaz daha sonra daha yüksek bedele kiraya verilmiş ise de taraflar arasında 1.1.2008 tarihinde yenilenen kira sözleşmesinde aylık kira parası Ocak 2008 ayında ödendiği gibi 9.456 TL olup mahkemece bir aylık makul süre kirasına bu miktar üzerinden hükmedilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarda ( 1 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle karşılık davanın reddine ilişkin hüküm kısmının ONANMASINA, yukarda ( 2 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün kira alacağına yönelik olarak BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalı-k.davacı yararına takdir olunan 750 TL vekalet ücretinin davacı-k.davalıdan alınarak davalı-k.davacıya verilmesine ve onanan kısım için istek halinde aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene iadesine 16.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.