Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/13188 Esas 2010/1530 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/13188
Karar No: 2010/1530
Karar Tarihi: 16.2.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/13188 Esas 2010/1530 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı ve davalı arasındaki kum eleme ve yıkama tesislerinin üç yıllık kira sözleşmesini davalı tek taraflı olarak feshettiği için davacı tarafından açılan tazminat davasında, mahkeme davacının zararının tespiti ve yeniden kiralanacak sürenin belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğine karar vermiştir. Ancak, mahkeme yanlış bir şekilde eksik inceleme ve yetersiz bir bilirkişi raporuna dayanarak kararını vermiştir. Bu nedenle, karar temyiz edilerek bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
Borçlar Kanunu’nun 264. maddesi: Taraflardan her biri, önemli ve haklı bir sebebe dayanarak sözleşmeyi fesih edebilir; fesih sebebini diğer tarafa bildirerek sözleşmeyi feshetmek istediğini bildirir. Fesih bildiriminden itibaren, eğer sözleşme süresi bir yıldan fazla ise, taraflardan her biri diğerine bir yıllık kira bedelini ödemek zorundadır.
HUMK’nun 428. maddesi: Yargılamanın bozulması halinde, bozma kararını veren yüksek mahkeme kararın aleyhine olan yerdeki mahkemeye veya ilk derece mahkemesine gönderir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/13188 E.  ,  2010/1530 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde her iki taraf vekilleri de gelmediler. Tebligatların yapılmış olduğu görüldü. İncelemeye evrak üzerinden devam edilmiş olup, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalı ile müvekkiline ait kum eleme ve yıkama tesislerinin kullanılmasına ilişkin 20.9.2004 tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiğini, aylık kiranın 23.000 TL + KDV olarak kararlaştırıldığını, ancak kira süresinin bitimine yirmibir ay kala davalının 18.11.2005 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, Borçlar Kanunu’nun 264. maddesi gereğince her iki tarafın tam bir tazminat vermek karşılığında önemli ve haklı nedenlerle sözleşmeyi sona erdirme hakkının bulunduğunu, bir yıldan daha uzun süreli sözleşmelerde verilecek tazminatın altı aylık kiradan az olamayacağını, davalının mali sıkıntı içine düştüğü gerekçesi ile sözleşmeyi feshettiğini, kış mevsiminin yaklaştığı bir dönemde akdin feshedilmesi nedeniyle yapılan ihalelere karşın yeniden kiraya verilemediğinden tesislerin atıl durumda kaldığını, haksız ve zamansız feshin davacıyı zarara uğrattığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihi itibariyle davacının uğradığı 150.000 TL zararın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, kum yıkama ve eleme tesislerinin bulunduğu yerin daha sonra sözleşmenin feshedildiği dönemde hazine tarafından başka bir şahsa satıldığını, yine ihale yapıldığı dönemde tek bir kum ocağı olmasına karşın daha sonra birkaç tane daha kum ocağı ruhsatı verilmesi nedeniyle davalının zarara uğradığını,bu konuda alınan bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Olayımıza gelince; davada dayanılan ve hükme esas alınan 20.9.2004 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile davacıya ait tüm alt yapısı mevcut kum yıkama ve eleme tesislerindeki iki adet kum eleme ve yıkama makinesi, iki adet dalgıç pompa, birer adet trafo ve jeneratör ile bir adet idare binası davalıya kiralanmıştır. Sözleşme içeriğinden ağırlıklı olarak kum ocağının işletilmesine yönelik ekipmanların davalıya kiralandığı anlaşılmaktadır. Sözleşme ile davalıya kira süresinden önce sözleşmeyi fesih hakkı tanınmamakla birlikte davalı 18.11.2005 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile ihalenin yapılmasından sonra başka kişilere de kum ocağı açma ve işletme izni verildiğini, bu durumun haksız rekabet ortamı oluşturduğunu, inşaat sektöründe işlerin azalmasının işlerini olumsuz etkilediğini, kira bedelini ödeyemez duruma geldiklerini belirterek, sözleşmeyi feshettiklerini bildirmiştir. Sözleşmeye konu mallar ağırlıklı olarak taşınır mal niteliğinde olduğu
    gibi, ihtarnamede belirtilen hususlar sözleşmenin devamını çekilmez hale getiren nedenler olarak kabul edilemez. Davalı, ihtarnamesinde tam bir tazminat ödeme teklifinde de bulunmamıştır. Bu itibarla davada Borçlar Kanunu’nun 264. maddesinin uygulama koşulları oluşmamıştır. Bununla birlikte davalı kiracının kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı feshederek kiralananı tahliye ve teslim etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumludur. Öte yandan davacı kiralayanın da kiralananın yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi, böylece zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen ödevi yapmak durumundadır. Bu durumda davacının zararı, tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir. Ne var ki sözleşme davalı tarafından feshedilmekle birlikte kiralananların davacıya ne zaman teslim edildiği konusunda dosyada bir açıklık bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece öncelikle kiralananın ne zaman tahliye ve teslim edildiği konusunda tarafların beyanının alınması, bu konuda uyuşmazlık çıkması halinde davalıdan delillerinin sorulup toplanması, teslim tarihinin belirlenmesini takiben yeniden kiraya verilebilecek süre konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara