Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/6214 Esas 2012/10257 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/6214
Karar No: 2012/10257
Karar Tarihi: 04.12.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/6214 Esas 2012/10257 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2012/6214 E.  ,  2012/10257 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden Halil Ateş vekili vekili Avukat ... geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “mahkemece çekişmeli taşınmazların Halil oğlu ..."a ait iken ölümüyle mirasçılarına intikal ettiği, ..."ın mirasçıları arasında yöntemince yapılmış bir paylaşma bulunmadığı kabul edilerek karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın karar vermeye yeterli bulunmadığı belirtilerek tarafların iddia ve savunmaları ile ilgili tüm delilleri sorulup dosya içine getirtildikten sonra mahallinde yeniden keşif yapılması, tarafların dayanaklarını oluşturan vergi kayıtlarının yöntemince uygulanması, çekişmeli taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresi hususları ile çekişmeli taşınmazlar üzerindeki muhdesatların kimler tarafından oluşturuldğu hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı bilgi alınması, taraflar arasındaki irs ilişkisinin araştırılması ile bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemce bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı ..."ın açtığı davanın reddi ile çekişmeli 109 ada 8, 10, 30 ve 33 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tesciline, davacılar ... ve diğerlerinin davasının davalı ..."ın 07.11.1997 tarihli dilekçedeki kabul beyanı nedeniyle kabulüne, 109 ada 9 parsel sayılı taşınmaza ait tutanağın beyanlar hanesindeki şerhin iptali ile yerine tasarruf krokisinde 8/A harfi ile gösterilen ahşap ev ve hurma ağaçlarının ..."a ait olduğunu belirtir şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ve karşı davalı ... vekil itarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece davacı ... vekiline 13.03.2012 tarihli oturumda keşif avansını yatırmak üzere kesin süre verildiği, ara kararında avans dökümünün ayrıntıları ile tutanağa geçirildiği ve verilen kesin sürenin sonuçlarının açıklandığı halde, keşif avansının süresi için yatırılmadığı ve bu nedenle davacı ...’ın keşif deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, mevcut delil durumuna göre de davasını ispatlayamadığı kabul edilerek karar verilmiş ise de, mahkemenin kabul ve değerlendirmesi dosya içeriğine uygun bulunmamaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 36/1. maddesi hükmüne göre, “Taraflardan her biri dava harcını, dinlenmesini talep ettiği tanık ve bilirkişi ücretini ve diğer yargılama giderlerini karşılamak zorundadır. Davacı, hakim tarafından belirlenen kesin süre içerisinde gerekli giderleri mahkeme veznesine yatırmadığı takdirde, onunla ilgili delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılır." Bu hüküm nedeniyle mahkemece yapılan uygulamada kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacı ... tarafından bozma kararından önce yatırılan ilk keşif avansının üçte ikisi ile ikinci keşif avansının tamamının karşılandığı anlaşılmaktadır. Aynı şekilde bozma kararından sonra da 30.05.2008 tarihli oturum ara kararı uyarınca öngörülen keşif avansının da 03.07.2008 tarihinde 326.12 lira olarak ... vekili tarafından yatırıldığı görülmektedir. ...’ın yatırdığı keşif avansları ile bozma kararından önce iki kez keşif yapılmış; verilen karar yukarıda açıklandığı gibi araştırmaya yönelik olarak bozulmuştur. Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sırasında da ... tarafından keşif avansı yatırılmış; verilen keşif kararlarına rağmen yetkili hakimin Ağır Ceza Mahkemesi duruşmalarını yapmak zorunda kalması dahil olması olmak üzere değişik nedenlerle keşif yapılamamıştır. ... tarafından yatırılan 326.12 liralık keşif avansından, sonraki keşif kararlarının icrası amacıyla yerel bilirkişi ve tespit bilirkişilerine tebligatlar çıkarılmış olsa bile, mahkeme heyeti yolluğu ile uzman bilirkişi ve araç ücretinin kullanılmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, ... vekiline yeniden kesin süre verilirken dosyadaki bakiye keşif avansının mahsup edilerek bu hususun açıkça belirtilmemiş olması yerinde değildir. Yine 13.03.2012 tarihli ara kararında, davacı ...’ın müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilen Sultan Yüksel’in o tarihte ölü olması ve davanın mirasçısı tarafından takip ediliyor olması nedeniyle de verilen ara kararında isabet bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, usul ve yasaya aykırı ara kararına uyulmaması nedeniyle davacı aleyhine hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 900.00 TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak kendisini duruşmada vekil ile temsil ettiren davacı ..."a verilmesine, 04.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara