Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/8932 Esas 2010/1517 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/8932
Karar No: 2010/1517
Karar Tarihi: 16.02.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/8932 Esas 2010/1517 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/8932 E.  ,  2010/1517 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacı adına tesciline ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliler mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken, bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış sebebiyle önalım hakkını kullanması T.M.K’nun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz.Kötü niyet iddiası 14.02.1951 gün ve 17 /1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi, mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi hallerde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
    Olayımıza gelince; davacının paydaşı olduğu 29 No’lu parselde bulunan ve dava konusu edilen 11 / 227’şar pay taşınmazın paydaşlarından ... tarafından 25.05.2007 tarihinde 3.499.10’şar TL bedelle davalılara satılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen kararı temyiz eden davalılar temyiz dilekçesinde, taşınmaz üzerinde bodrum + beş katlı bina bulunduğunu, kendilerinin satılan pay karşılığında aslında binanın bodrum katını satın aldıklarını, beş katlı binadaki bölümlerin su ve elektrik aboneliklerinin farklı olduğunu, davacının da oniki yıldır aynı binada oturduğunu belirtmişlerdir. Davalıların temyiz itirazları taşınmazın fiilen taksim edilerek kullanıldığına yöneliktir. Yukarda açıklandığı üzere taşınmazın taksim edilerek kullanıldığı
    savunması davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Bu halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Bu durumda mahkemece davalıların taksim savunmasına ilişkin delillerinin, varsa davacının bu konudaki karşı delillerinin sorulup toplanması, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarda ( 2 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara