Esas No: 2012/9005
Karar No: 2012/10204
Karar Tarihi: 03.12.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/9005 Esas 2012/10204 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Kadastro sonucu, Köprübaşı Mahallesi çalışma alanında bulunan 263 ada 11 parsel sayılı 5613,02 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına dayanarak çekişmeli taşınmazın eşit paylarla kendisi ve davalılar adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli parselin tapu kaydının iptaline, taşınmazın 1/4"er payla davacı ile davalılar ... ve ... ve ... mirasçıları adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacının miras bırakanı..."den intikalen gelen tapudaki müşterek paya dayanılarak açılmış tapu iptal ve tescil davasıdır. Mahkemece dava konusu taşınmazın, ... mirasçılarından olan davacı payına isabet ettiği kabul edilerek eşit paylarla davacı ve davalılar adına tescil edilmiştir. Tapu malikleri arasında yapılan paylaştırmada dava konusu taşınmazın davacı ve davalı tarafa düştüğü konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık daha sonra tapu malikleri arasında paylaştırma yapılıp yapılmadığı, bunun sonucu olarak davacının başka bir taşınmaz almak suretiyle taşınmazı diğer paydaşlarına bırakıp bırakmadığı noktasındadır. Keşifte bu konuda beyanı alınan tanık ve yerel bilirkişiler arasında çelişkiler giderilmediği gibi mahkemece dava konsusu taşınmazın ne zamandan beri hangi sebebe dayanarak kimler tarafından kullanıldığı da açıkça belirlenmemiştir. Doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle mahallinde, üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarının katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, zilyetliğin hangi tarihte ve nasıl başladığı, kimden kime ve ne suretle intikal ettiği, ne şekilde zilyet edildiği, taraflar arasında paylaşma olup olmadığı, paylaşma varsa kime neresinin düştüğü, kimin ne zamandır ve ne sıfatla taşınmazlara zilyet olduğu hususlarında olaylara dayalı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında çelişki olması halinde bu çelişki giderilmeli, taraflar arasında paylaşma yapıldığı ancak davacının tapu kaydındaki payı karşılığında başka yerden taşınmaz aldığı belirlenemediği takdirde tarafların dayanak tapu kaydında paylarının eşit olmadığı, davalı ..."nin payının diğerlerlerinden fazla olduğu göz önüne alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar yerine getirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Davalı ..."nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün BOZULMASINA, 03.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.