Esas No: 2021/5708
Karar No: 2022/8820
Karar Tarihi: 21.11.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/5708 Esas 2022/8820 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/5708 E. , 2022/8820 K.Özet:
Mahkeme, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti suçlamasıyla tutuklu kaldığı ve daha sonra beraat ettiği çerçevede, davalı Hazineden 5.570,79 TL maddi ve 8.000 TL manevi tazminatın davacıya verilmesine karar verdi. Davacı tarafından talep edilen tazminat miktarının fazla olduğu, karşı vekalet ücreti isteminin ve faiz başlangıç tarihindeki hataların mevcut olduğu iddiaları yargılamada reddedildi ve karar oybirliğiyle onandı. Kararda belirtilen kanun maddeleri 5271 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 142. Maddesi'ne referans veriyor.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.570,79 TL maddi, 8.000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine,
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 4.270 TL olduğu ve davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 13.570,79 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olmadığı görülmekle, tebliğnamede davalı vekilinin temyiz talebinin reddini isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Tazminat talebinin dayanağı olan Kars Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/344 Esas – 2015/448 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 15.04.2015 – 06.10.2015 tarihleri arasında 174 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünü 25.11.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 10.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece duruşma açılıp, davanın kısmen kabulüne 5.703 TL maddi, 8.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacı hakkında düzenlenen tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiği, derdest dosya araştırması yapılmas gerektiği ve davacı hakkında söz konusu tutuklama nedeni ile mahsup bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 5.570,79 Tl maddi, 8.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin hükmedilen tazminat miktarlarının fazla olduğuna, karşı vekalet ücreti istemine, faiz başlangıç tarihine, usul ve Yasaya aykırı karar verildiğine ve sair tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme aykırı olarak ONANMASINA, 21.11.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.