Esas No: 2020/7926
Karar No: 2022/8959
Karar Tarihi: 22.11.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/7926 Esas 2022/8959 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/7926 E. , 2022/8959 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hüküm, sanıklar ... ve ... müdafii, sanık ... müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin işleteni olduğu ... plaj isimli tesiste gece bekçisi olarak çalışan ve tesisin kapanması akabinde barın temizliğini yapan Mutlu Yalçın, olay günü, elektriği şalterden kapatmadan bar içerisine girerek yerleri su ile yıkamak suretiyle temizledikten sonra, tanık olarak bilgisine başvurulan ...'in soruşturma aşamasındaki beyanından anlaşıldığı üzere, bar kapısından çıkmak üzere iken kapının sağ tarafında bulunan, olay yeri inceleme raporunda kontrol kalemi ile yapılan ölçümle elektrik kaçağı tespit edildiği kayıt altına alınan, alkol soğutma dolabına dokunduğu sırada elektrik akımına kapılarak vefat ettiği ve 24/09/2010 tarihli ... Cumhuriyet Başsavcılığının ölü muayene raporunda şahsın kesin ölüm nedeninin, elektrik çarpması sonucu oluşan şoka bağlı dolaşım yetmezliği sonucu kalp durması olarak bildirildiği olayda;
... 2. Noterliği tarafından düzenlenen 09/20/2008 tarihli 12610 yevmiye numaralı imza sirkülerinden anlaşıldığı üzere Nikolas ... İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ortaklar kurulu kararı ile şirketi temsile süresiz ve münferiden ..., ..., ... ve ...'in şirket müdürü ünvanı ile atandıkları, her ne kadar aralarında ... bölümüne dair yazılı anlaşma olmasa dahi ilgili şirketin ticaret ünvanından da anlaşıldığı üzere pek çok alanda faaliyet gösterdiği bu cihetle temyiz dışı sanık ...'ın plaj işletmesinden sorumlu müdür, sanık ...'in ... işlerinden sorumlu müdür, sanık ...'ın otel işletmelerinden sorumlu müdür ve sanık ...'in muhasebe müdürü olduğu dosya içeriğinden anlaşılmakla;
Olayın meydana geldiği Nikolas plaj işletmesinin müdürü temyiz dışı sanık ... hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/6760 soruşturma nolu dosyası üzerinden düzenlenen 2011/116 nolu iddianamenin 02/02/2011 tarihinde kabulü ile ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinde 2011/77 Esas sayılı dava dosyasının açıldığı ve yargılama aşamasında alınan 19/09/2013 tarihli, makine mühendisi, inşaat mühendisi ve elektrik mühendisi bilirkişilerden teşekkül eden üç kişilik bilirkişi raporunda şirket müdürü olmalarından ötürü sanıklar ..., ... ve ...'e de kusur izafe edildiği, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/03/2014 tarihli, 2011/77 Esas - 2014/160 Karar sayılı ilamı ile temyiz dışı sanık ...'ın TCK'nın 85/1, 62/1, 50/4, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verilerek sanıklar ..., ... ile ... hakkında da suç duyurusunda bulunulması akabinde Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/3723 soruşturma nolu dosyası üzerinden ... bölümlerinin farklı olduğu gerekçesi ile sanıklar hakkında 10/09/2014 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ilgili karara ilişkin olarak katılanlar vekilince süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine kararın kaldırılarak inceleme konusu dava dosyasının ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/18 sayılı Esasına kaydedildiği, sanıkların mahkumiyetine ilişkin 02/02/2016 tarihli, 2015/18 E 2016/40 K sayılı hükmün kurulduğu, ancak kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin verilen kararın ardından dosyaya yeni bir delilin katılmadığı, bilirkişi raporu tanzim ettirilmesinin kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verilmeden evvelde Başsavcılığın inisiyatifinde olmasına karşın rapor aldırılmadığı, sonradan alınan bilirkişi raporu yeni delil niteliğinde olmamakla birlikte CMK'nın 172/2 maddesinde ise "kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildikten sonra kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak yeni delil edilmedikçe ve bu hususta sulh ceza hâkimliğince bir karar verilmedikçe, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz." şeklindeki düzenlemeleri dikkate alınarak sanık hakkında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ardından yeni bir delil elde edilmeden hatalı şekilde ilgili kararın kaldırılması sonucu açılmış kamu davasının reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla sanıkların mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken dayanak madde olan TCK'nın 50/4. maddesi delaletiyle 50/1-a. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2- Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
3- Taksirle işlenen suçlarda iştirak hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yargılama giderinin her bir sanığa sebebiyet verdikleri tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesine karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin “eşit oranda” tahsiline karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ... ve ... müdafinin, sanık ... müdafinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 22/11/2022 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.