Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2999 Esas 2012/9938 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2999
Karar No: 2012/9938
Karar Tarihi: 27.11.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2999 Esas 2012/9938 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalılar ... ve ... aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasında, davacı 147 ada 14 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün 147 ada 13 parsel sayılı taşınmazda; 147 ada 18 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün ise 147 ada 17 parsel sayılı taşınmazda tespit edildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, 147 ada 13 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın reddine karar verilirken, 147 ada 17 ve 25 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş, bu parsel sayılı taşınmazlara ilişkin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya tescil edilmesine karar verilmiştir. Ancak Yargıtay tarafından, dava kapsamı dışında olan 147 ada 25 parsel sayılı taşınmazın işin esasına girilip hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: Tapu Kanunu, Mera Kanunu.
16. Hukuk Dairesi         2012/2999 E.  ,  2012/9938 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
    Kadastro sonucu 147 ada 13 parsel sayılı 17.999,72 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ... adına tescil edildikten sonra satış yoluyla ..."a intikal etmiş; 147 ada 17 parsel sayılı 32.499,49 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise ... adına tescil edilmiştir. Davacı, kadastro sonucu ... adına tescil edilen ve ondan satın aldığı 147 ada 14 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün 147 ada 13 parsel sayılı taşınmaz; kadastro sonucu kendi adına tesbit edilen 147 ada 18 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün ise 147 ada 17 parsel sayılı taşınmaz içinde tespit edildiği iddiasına dayanarak, davalılar ... ve ... aleyhine tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davacı, yargılama sırasında, 07.11.2011 tarihli dilekçesiyle, mahallinde yapılan keşif sırasında 147 ada 18 pasel sayılı taşınmazının bir bölümünün 147 ada 25 parsel sayılı mera içinde kaldığı iddiasına ayanarak Hazine ve Saçıkara Köyü Tüzel Kişiliğini de davaya dahil etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 147 ada 13 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın reddine, 147 ada 17 ve 25 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın kabulüne; 147 ada 17 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (C1) ve 147 ada 25 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A1) harfiyle gösterilen bölümlerine ilişkin tapu tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... Büşükşahin ile dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Mahkemece, davacı tarafın dayanağı tapu kaydının çekişmeli 147 ada 17 parsel sayılı taşınmazın temyize konu (C1) bölümünü kapsadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Kadastro sonucu oluşan çapa dayalı olarak taşınmaz edinenler, bu taşınmazların kadastro sonucu oluşan geometrik şekli ile bağlı olup; tespit dayanağı olan ve kadastro geçmekle işleme tabi kayıt olma özelliğini kaybeden eski tapu kayıtlarına ve kadastrodan önceki diğer nedenlere dayanarak hak iddia edemezler. Somut olayda davacı, komşu 147 ada 14 parsel sayılı taşınmazı 24.02.2010 tarihinde çapa dayalı olarak satın almış olup yukarıda açıklandığı üzere, satın aldığı çap ile bağlıdır. Hal böyle olunca, çekişmeli 147 ada 17 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın reddine karar vermek gerekirken açıklanan husus da göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
    2) Dahili davalı Hazine vekilinin 147 ada 25 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarına gelince; hakim, hakkında usulüne uygun olarak dava açılmış bulunan taşınmazlar hakkında işin esasına girerek hüküm kurmalıdır. Usulüne uygun olarak açılmış davanın kapsamında bulunmayan taşınmazların, maddi hata kabul edilebilecek haller dışında sonradan dava kapsamına alınması mümkün değildir. Somut olayda, çekişmeli 147 ada 25 parsel sayılı taşınmaz kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılmış ve özel siciline tescil edilmiştir. Meralar hakkında açılacak davalarda hasım Hazine ve ilgili Köy ya da Belediye Tüzel Kişiliğidir. Davacı, dava dilekçesinde, Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğini hasım olarak göstermediği gibi, davasını 147 ada 25 parsel sayılı taşınmaza da yöneltmemiş; açıkça, 147 ada 13 ve 17 parsellerin maliklerini hasım göstererek bu parseller hakkında dava açmıştır. Hal böyle olunca 147 ada 25 parsel sayılı taşınmaz hakkında dava açıldığından söz edilemez. Davacının 07.11.2011 tarihli dilekçesiyle 147 ada 25 parselin davaya dahil edildiğinin bildirilmesi de sonuca etkili değildir. Islah yoluyla dahi dava kapsamında olmayan bir husus davanın konusu haline getirilemez. Hal böyle olunca, mahkemece, hakkında usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmayan 147 ada 25 parsel sayılı taşınmazın dava kapsamına alınıp işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Dahili davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan 147 ada 25 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükmün BOZULMASINA, 27.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Hemen Ara