Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/13353 Esas 2012/14007 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13353
Karar No: 2012/14007
Karar Tarihi: 30.11.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/13353 Esas 2012/14007 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/13353 E.  ,  2012/14007 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.01.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın elatmanın önlenmesi yönünden kabulüne ecrimisil talebinin kısmen kabulüne dair verilen 10.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
    Davalı, davacının taşınmazına müdahalesinin olmadığını, kadastro müdürlüğüne başvurarak kendi taşınmazına duvar yaptırdığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının davacıya ait 220 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 12.60 m2"lik kısmında yapmış olduğu duvarın yıkılmak suretiyle tecavüzünün önlenmesine, ecrimisil talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü davalı temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ile tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
    2- 6100 sayılı HMK"nın 26. maddesinde hükme bağlanan ve uygulamada kısaca “taleple bağlılık” ilkesi olarak bilinen usul hükmü uyarınca hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Davacı tarafından kal isteminde bulunulmadığı halde taleple bağlılık kuralına aykırı biçimde 220 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki duvarın kal’inin hüküm altına alınması,
    Ayrıca, davacının davası elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olduğu halde mahkemece birden fazla dava varmış gibi her talep için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenle davalının temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın iadesine, 30.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Hemen Ara