16. Hukuk Dairesi 2012/5513 E. , 2012/9769 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Kadastro sırasında Bakırcılar Köyü çalışma alanında kalan 107 ada 64, 110 ada 76 ve 118 ada 7 parsel sayılı 270.06, 2833.43 ve 578.90 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ...; tapu kaydı, irsen intikal ve satın almaya dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 110 ada 76 ve 118 ada 7 parseller yönünden davanın reddine, 107 ada 64 parsel yönünden davanın kısmen kabulü ile tapu kaydının iptali ile 1/2"şer pay itibari ile davacı ve davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının taşınmazların tapuda kayıtlı olduğunu iddia ettiği ancak tapu kaydını ibraz etmediği, gerekçesi ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak Davacı, dava dilekçesinde taşınmazların tapuda kayıtlı olduğunu ileri sürerek tapu kaydına dayandığı halde söz konusu tapu kaydının tarih ve numarası açıkça sorularak hangi taşınmaz için hangi tapu kaydına dayandığının açıklattırılmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Eksik inceleme ile de hüküm verilemez. Hal böyle olunca davacıya dayandığı tapu kayıtlarının tarih ve numarasını bildirmek üzere süre verilmeli, tapu kayıtları bildirildiği takdirde taşınmazlar başında elverdiğince yaşlı, taşınmazın bulunduğu yeri iyi bilen yerel bilirkişilerle yeniden keşif yapılmalı, kayıtların kapsamları 3402 sayılı Yasa"nın 20. maddesine göre belirlenmeli; bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.