Esas No: 2012/13036
Karar No: 2012/13583
Karar Tarihi: 23.11.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/13036 Esas 2012/13583 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.08.2010 gününde verilen dilekçe ile ... kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava konusu 2297 ada 12 parsel sayılı taşınmazın ... kaydında “... oğlu ... şeklinde yer alan kimlik bilgilerinin “...oğlu... ” olarak düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
Somut olayda; davacı murisine ait 2297 ada 12 parsel sayılı taşınmazdaki kimlik bilgilerinin nüfus bilgileri ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Dava konusu taşınmazın kadastro tutanağı incelendiğinde senetsizden ...oğlu ... Bey” adına 26.05.1965 tarihinde tespitin yapıldığı görülmektedir. Kaydı düzeltilmesi istenen...oğlu ...ise 1963 tarihinde vefat etmiş olup tespit tarihi itibariyle hayatta olmadığına göre tespit tutanağında ölü olduğu belirtilmesi gerekirken tespit tutanağında böyle bir ibare bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece bu çelişki üzerinde
durulmalı, kayıt maliki ile kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen kişinin aynı kişi olduğu yönünde tüm tereddütleri giderebilmek için mahallinde keşif yapılarak mahalli bilirkişiler ve tanıklar taşınmazlar başında dinlenildikten sonra ... ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.
Mahkemece, eksik araştırma ve inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 23.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.