Esas No: 2017/3148
Karar No: 2019/223
Karar Tarihi: 17.01.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3148 Esas 2019/223 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Davacı ... Gayrimenkul Yapı Tur. Teks. ….Ltd. Şti. vek. Av. ... ile davalı ... vek. Av. ... arasında görülen dava hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 24.11.2015 gün ve 2015/509 E.-2015/843 K. sayılı hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 09.02.2017 gün ve 2016/11511 E.-2017/959 K. sayılı ilamına karşı davalı vekilince süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalının kendisine ait taşınmazın satım ilişkisinden dolayı cezai şart talebi ile icra takibi yaptığını, davacının davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, cezai şart isteminin şartlarının oluşmadığını iddia ederek davacının borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine % 20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının protokol gereği taşınmazı almaktan vazgeçtiğini, bu sebeple protokol uyarınca cezai şart alacağının tahsili için davacı aleyhine takibe girişildiğini, davacının cezai şartı ödemekle yükümlü olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında taşınmaz satımına ilişkin anlaşma yapıldığı, taşınmazın davacı şirket ile aralarında organik bağ bulunan dava dışı ... Otelcilik ve Tic. Ltd. Şti. tarafından satın alındığı ve davalının herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeden tapuda işlemlerini gerçekleştirdiği, müdürleri ve ortakları bir olan aynı kişilere ait başka bir şirkete taşınmaz satıldığından cezai şart isteminin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve davacı yararına 7.500,00 TL tazminata karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dairemizin 09.02.2017 gün, 2016/11511 E.-2017/959 K. sayılı ilamı ile taraflar arasındaki protokolün taşınmaz satışına ilişkin olup, resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olmasına göre hükmün onanmasına karar verilmiş, onama ilamına karşı davalı vekilince karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
(1) Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
(2) Mahkemece davacı yararına 7.500,00 TL tazminata hükmolunmuştur. Dava 30.000,00 TL’den dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı, lehine % 20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Buna göre davacı lehine 6.000,00 TL tazminata karar verilmesi gerekirken, 7.500,00 TL tazminata karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 HMK’nun geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 5236 sayılı Kanun’un 16. maddesi ile değiştirilmeden önceki 438/7 maddesi gereğince mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bend uyarınca davalı vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün (3) nolu bendinde yer alan “7.500,00 TL” ibaresinin hükümden çıkartılıp yerine “6.000,00 TL” ibaresinin eklenerek, hükmün değiştirilen bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, evvelce alınan onama harcı ile red karar harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.