Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3137 Esas 2022/9331 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/3137
Karar No: 2022/9331
Karar Tarihi: 30.11.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3137 Esas 2022/9331 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyetine ilişkin verilen hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmiştir. Kararda, sanığa isnat edilen eylemin kanunda düzenlenen suça uyduğu ve suç için belirlenen ceza miktarı hakkında bilgi verilmiştir. Basit Yargılama Usulü hakkında getirilen sınırlamaların Anayasa'ya aykırı bulunarak iptal edildiğine karar verilmiş ve uygulamanın sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve dosyanın ''Basit Yargılama Usulü'' yönünden yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı TCK'nın 179. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 251. maddesi, 7188 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesi, Anayasa'nın 7. maddesi ve CMK'nın 251. maddesi.
12. Ceza Dairesi         2021/3137 E.  ,  2022/9331 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi:Asliye Ceza Mahkemesi


    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
    Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK'nın 179. maddesinin 2-3. fıkralarında düzenlenen ''trafik güvenliğini tehlikeye sokma'' suçuna ilişkin olduğu, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için TCK'nın 179. maddesinin 2. fıkrasında temel ceza miktarının ''üç aydan iki yıla kadar hapis cezası'' olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK'nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ''Basit Yargılama Usulü'' başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ''Asliye Ceza Mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.'' şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ''01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.'' şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı ve 16.03.2021 tarihli 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas-2021/4 Karar sayılı iptal kararları ile ''...kovuşturma evresine geçilmiş..., ...hükme bağlanmış...'' ibarelerinin, aynı bentte yer alan ''...basit yargılama usulü...'' yönünden Anayasa'ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle;Kovuşturma evresine geçilmiş veya hükme bağlanmış olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan kesinleşmiş hükümler haricindeki düzenlemelerin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ''mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.'' şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararlarının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ''Basit Yargılama Usulü'' yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 30.11.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Hemen Ara