(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/10880 E. , 2010/1127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, tahliye taahhüdü nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı şirketin 16.12.2006 tanzim 01.01.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, 29.12.2006 düzenleme tarihli kira sözleşmesi süre uzatımı ve tahliye taahhüdü başlıklı taahhüdün 2. maddesinde belirtilen şartlar dairesinde 31.12.2008 tarihinde tahliye edilmesi gerektiği halde tahliye edilmediğinden kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı vekili 6570 sayılı yasanın 7/a maddesi gereği açılan davanın esastan reddi gerektiği halde davayı kabul ettiklerini, ancak davalının dava açılmasına sebebiyet vermediğinden ve ilk oturumda dava kabul edildiğinden HUMK 94/2 maddesi gereği vekalet ücreti ve yargılama giderlerine mahkum edilemeyeceğini savunmuştur. Mahkemece, davalının davayı kabul ettiğini, bu nedenle kabul beyanı gereği davanın kabulüne kira akdinin feshi ile kiralananın tahliyesine, geçerli tahliye taahhütnamesine dayanılarak davalının dava açılmasına sebebiyet verdiğinden 39,958.-TL vekalet ücreti, 12,526.-TL harç ile 12,545.-TL yargılama giderinin davalıdan alınmasına karar verilmiştir.
HUMK.nun 94/2 maddesinde "muddeialeyh hal ve vaziyeti ile aleyhine dava ikamesine sebebiyet vermemiş ve ilk muhakeme celsesinde de müddeinin iddiasını kabul etmiş ise, masarifi muhakeme ile ilzam olunamaz" hükmü yer almaktadır.
Avukatlık asgari ücret tarifesi 6. madde gereği anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul ve sulh nedenleriyle; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce giderilirse, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonra giderilirse tamamına hükmolunur; Harçlar Kanununun 22. maddesinde ise, davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır hükmü bulunmaktadır.
Olayımızda davalının dava açılmasına sebebiyet verdiği ancak davanın ilk oturumda davanın kabul edildiği anlaşıldığına göre anılan bu düzenlemeler karşısında davalının vekalet ücretinin yarısından ve harcın üçte birinden sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.