Esas No: 2021/5731
Karar No: 2022/9464
Karar Tarihi: 05.12.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/5731 Esas 2022/9464 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/5731 E. , 2022/9464 K.Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı hakkında beraat kararı verilmesine rağmen terör örgütüne üyelik suçundan gözaltı ve tutukluluk süreci olduğu için koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talebi yapılmıştır. Yerel mahkeme, davacının maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabul edilmesine karar vermiş ve bu karar davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Yüksek mahkeme davacı vekilinin temyiz isteminin reddine, davalı vekilinin temyiz isteminin ise kabul edilerek yerel mahkemenin tazminat miktarına ilişkin kararı bozulmasına karar vermiştir. Yüksek mahkeme ayrıca davacının sosyal ve ekonomik durumu, suçun niteliği, tutuklu kaldığı süre ve tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değere göre nesafet ilkelerine uygun bir şekilde manevi tazminat miktarının tayin edilmesi gerektiğine dikkat çekerek, yerel mahkemenin bozma ilamına uyulmaması nedeniyle verilen kararının isteme aykırı olarak onanmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Davacının yokluğunda 20.04.2021 tarihinde verilen hükmün davacı vekiline 12.05.2021 tarihinde tebliği üzerine CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 27.05.2021 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE;
2- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Kesinlik sınırının 2021 yılı için ilk derece mahkemesinde verilen kararlar için 4.270 TL olduğu ve davalı hakkında hükmedilen tazminat miktarının 6.124,40 TL olması nedeniyle hükmün davalı vekili açısından kesin olmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki ret öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/176 Esas – 2015/215 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 27.02.2006 – 11.08.2006 tarihleri arasında 165 gün gözaltı ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün 03.11.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın yakalama tarihinden işleyecek yasal faiz talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 2.124,40 TL maddi, 4.000 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacı hakkında düzenlenen gözaltı, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm tutanak, müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri dosya içine alınarak, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde infaz tarihleri ilgili ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiği, davacı hakkında mahsup yapılıp yapılmadığı ve derdest dosya araştırması yapılması gerektiği, kabule göre de manevi tazminatın eksik olduğundan bahisle bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılarak tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.124,40 TL maddi, 4.000 TL manevi tazminata gözaltı tarihinden faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine hükmedilmesinde;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, dairemizin 30.11.2020 tarih 2019/2022 Esas 2020/6529 Karar sayılı bozma ilamının gereği de yerine getirilmemesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, davanın reddi gerektiğine, faiz uygulanmasına, hükmedilen tazminat miktarlarının fazla olduğuna, karşı vekalet ücreti istemine, usul ve Yasaya aykırı karar verildiğine ve sair tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme aykırı olarak ONANMASINA, 05.12.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.