Esas No: 2020/10591
Karar No: 2022/9542
Karar Tarihi: 06.12.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/10591 Esas 2022/9542 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/10591 E. , 2022/9542 K.Özet:
Sanık trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmiş ve 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmıştır. Sanık hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılmıştır ve 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmuştur. Ancak daha sonra sanık aynı suçu işlemiş ve mahkum olmuştur. İhbar üzerine önceki hüküm açıklanmıştır. Sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde sabıkasız olduğu anlaşılmıştır. TCK'nın 50. maddesi gereğince, sanığa hapis cezası verilememiştir. Bozma ilamına uyulduğunda sanığın basit yargılama usulüne tabi olması gerektiği belirtilmiştir. Temel ceza tayin edilirken, \"TCK'nın 179/1 maddesi\"nin gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, TCK'nın 179/1 ve 179/2 maddeleri, CMK'nın 231/11 maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5 ve 8. maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK'nın 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile TCK'nın 179/1, 62. maddeleri gereği mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK'nın 179/1, 62. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair ... (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 28/03/2012 tarihli, 2011/154 esas, 2012/79 karar sayılı kararının 19/04/2012 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 04/09/2013 tarihinde TCK’nın 179/2 maddesinde tanımlanan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği ve Hopa 2.Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 13/01/2016 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 10/05/2016 tarihli, 2016/68 esas, 2016/349 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin hükmün açıklanmaması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Türk Ceza Kanununun 50/3. maddesi gereğince, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan sanığın otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde sabıkasız olduğu anlaşılmakla, suç tarihi itibariyle daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının, TCK'nın 50. maddesinin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1-a)Bozma ilamına uyulduğu takdirde sanığa isnat edilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için TCK'nın 179. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen temel ceza miktarı itibariyle, 5271 sayılı CMK'nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olan ve 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan ''Basit yargılama usulü'' düzenlemesine tabi olacağı; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı doğrultusunda CMK'nın 251. maddesi hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmesi;
2-b)Temel ceza tayin edilirken, uygulanan kanun maddesinin, “TCK'nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 179/2. maddesi” yerine, “TCK’nun 179/1 maddesi” şeklinde gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.