Esas No: 2022/5019
Karar No: 2022/9817
Karar Tarihi: 12.12.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/5019 Esas 2022/9817 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2022/5019 E. , 2022/9817 K.Özet:
Mahkeme, davacının silahlı terör örgütü üyeliğinden gözaltında ve tutuklu olduğu günler için tazminat talebinde bulunduğu davada, yerel mahkeme tarafından verilen kararı kısmen bozdu. Mahkeme, gözaltı ve tutuklama süresine ilişkin hesaplama yapılması gerektiğini ve belirtilen tarihler için net asgari ücret miktarları üzerinden maddi tazminat ödenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, manevi tazminat miktarının belirlenmesinde sosyal ve ekonomik durum, suçun niteliği ve tutuklama süresi gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiğini vurguladı. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyle: 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/638 Esas – 2013/976 Karar sayılı ceza dosyası incelediğinde, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 26.08.2011-16.08.2012 tarihleri arasında 356 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 21.12.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacının 250.000,00 TL maddi, 500.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 8.198,12 TL maddi, 16.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, davacı hakkında düzenlenen gözaltı, tutuklamaya sevk, sorgu, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm tutanak, müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde onaylı birer sureti temin edilip dosya içine alınarak, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, kabul ve uygulamaya göre de; davacının 26.08.2011 - 16.08.2012 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak tazminat talebinde bulunulduğu dikkate alınarak, belirtilen tarih aralığına ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 8.067,87 TL'nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın fazla tayini, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 7.042,93 TL maddi, 12.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1-Davacının 26.08.2011-16.08.2012 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak tazminat talebinde bulunulduğu dikkate alınarak, belirtilen tarih aralığına ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 8.067,87 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın eksik tayini ve aynı hususa ilişkin olarak mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 28.02.2022 tarihli bozma ilamının gereği de yerine getirilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması ve aynı hususa ilişkin olarak mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 28.02.2022 tarihli bozma ilamının gereği de yerine getirilmeden manevi tazminat miktarının bozma ilamında az olduğu belirtilmesine rağmen gerekçe gösterilmeksizin manevi tazminat miktarının ilk hükümden daha düşük tutularak yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, davacı vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 12.12.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.