Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/7858 Esas 2012/8948 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7858
Karar No: 2012/8948
Karar Tarihi: 08.11.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/7858 Esas 2012/8948 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalılarla davacılar arasında kadastro tespitinde ortaya çıkan bir taşınmazın paylı olarak tespitiyle ilgili bir dava açılmış ve taraflar arasında sulh anlaşması sağlanmıştır. Ancak sulh anlaşmasında yerine getirilmesi gereken edimler tam olarak yerine getirilmeden karar verilemez. Bu nedenle, davacının edimlerini yerine getirmesi için önel verilmesi ve sulh anlaşması uyarınca işleme devam edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, dava işin esasına girilerek yürütülmeli ve tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek sonuca göre bir karar verilmelidir. Kanun maddeleri ise 5632 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'dur.
16. Hukuk Dairesi         2012/7858 E.  ,  2012/8948 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Deretepe Köyünde 5632 sayılı Yasa gereğince yapılan kadastro sırasında 146 parsel sayılı 10.360 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı, irsen intikal, pay satışı nedeniyle davcılar ile davalılar adına paylı olarak tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ..."in itirazı üzerine Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda taraflar arasındaki sulhun tasdikine, davacı ... tarafından davanın diğer taraflarına başka yerden toprak verilmesi halinde bu bağın müstakilen ... üzerine tesciline karar verilmiş; hüküm, kesinleşme şerhi verildikten sonra davalı... mirasçılarından ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece taraflar arasındaki sulhun tasdikine "davacı ... tarafından davanın diğer taraflarına başka yerden toprak verilmesi halinde çekişmeli taşınmazın davacı ... adına tesciline" karar verilmiştir. Davalıların kabul beyanı uyarınca yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de Mahkemenin kabulü dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davalılar; davacının başka yerden kendilerine yer vermesi durumunda çekişmeli taşınmazın davacı adına tescilini kabul etmişlerdir. Şartlı sulha göre karar verilebilmesi için sulh anlaşması uyarınca iki tarafın da edimlerini yerine getirmesi zorunludur. Sulh anlaşması gereklerinin yerine getirilip getirilmediği saptanmadan davanın kabulüne karar verilemez. Açıklanan nedenlerle davacı tarafa sulh anlaşmasında öngörülen edimlerini yerine getirmek üzere önel verilmeli, sulh anlaşması uyarınca işlem yapıldıktan sonra dava sulhe uygun şekilde sonuçlandırılmalı, aksi halde dava, işin esasına girilerek yürütülmeli ve tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu husular göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 08.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara