Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/10345 Esas 2012/11443 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10345
Karar No: 2012/11443
Karar Tarihi: 09.10.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/10345 Esas 2012/11443 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/10345 E.  ,  2012/11443 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, 255 ada 19 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “... kızı ...” şeklinde yazılı kimlik bilgilerinin “... kızı ...” olarak düzeltilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 21.02.2011 tarihli karar dairemizin 19.09.2011 ve 2011/8760 Esas-2011/10517 sayılı kararı ile:
    "Eldeki davada, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/554 esas, 2010/623 karar sayılı ilamında ... kızı ...’den olma ...’in 1970 yılında vefat ettiğinin tespit edildiği anlaşılmaktadır. Tespite ilişkin bu dosya içerisinde, fotokopisinden mahkemesi okunamayan 1972/275 esas, 194 karar sayılı veraset ilamının bulunduğu, bu ilamın içeriğinde ise aile nüfus kayıtlarının incelendiğinin belirtildiği görülmektedir. Davanın aydınlatılabilmesi için ilgili veraset ilamına ilişkin dosyanın getirtilerek incelenmesi gerekirken buna ilişkin bir araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, yukarıda belirtilen veraset ilamına ilişkin dosya mahkemesinden istenmeli, belirtilen nüfus kayıtları incelenmeli, nüfus müdürlüğünden bu kayıtlar teyit edilmeli, taşınmazın tapulama tutanağında mülkiyet durumunu açıklamak için yazılı olan ...ye ilişkin nüfus kayıtları nüfus müdürlüğünden sorularak gelecek olan kayıtlar ile davacının murisinin kimlik
    bilgileri karşılaştırılmalı, tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, taşınmaz başında keşif yapılarak tanıklar ve sağ iseler tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenmelidir. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulüne karar verilmelidir." gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkemece, dairemizin bozma kararına uyularak yapılan araştırma sonucunda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen "... kızı ..."in nüfus kaydının temin edilemediği, yani bu şahsın nüfus sicilinde kayıtlı bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de İdari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir.
    Davaya konu olayda mevcut duruma göre tapu maliki olarak görünen ... kızı ..."in artık nüfus siciline tescili mümkün olmadığından ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de nüfus kayıtlarına göre düzeltilemeyeceğinden tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece “dava konusu taşınmazın tapu kaydında tapu maliki olarak görünen ... kızı ... ile davacının murisi ... kızı ..."in aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken yazılı şekilde ... kızı ..."e ... soyadının ilavesi suretiyle tapu kaydında düzeltme yapılması doğru olmamıştır.
    Hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 09.10.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Hemen Ara