6. Hukuk Dairesi 2010/6238 E. , 2010/8240 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
KARAR TARİHİ :02.06.2009
ÜÇÜNCÜ ŞAHIS :
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı ... ve ... A.Ş. tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, bir adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalı ... ve dava dışı... A.Ş temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Bir kararı temyiz etmek isteyen kişinin o kararı temyiz etmekte hukuki yararı bulunması gerekir. Hükmü ancak davanın tarafları temyiz edebilir. Kararda üçüncü kişilerin hakkını zedeleyen bölüm bulunsa bile onun bakımından hüküm oluşturmayacağından kararı temyiz etme hakkı yoktur. Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin olup davanın kabulüne dair verilen hüküm davada taraf olmayan... A.Ş temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz eden davada taraf olmadığından ve temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2- Davalı ...’ın temyiz itirazlarına gelince;
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı, ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Olayımıza gelince; dava konusu edilen 58 parsel sayılı taşınmaz 2.398,75 m2 olup içinde 22 zeytin ağacı bulunan bağ ve depo vasfıyla kayıtlıdır. Davalı ... taşınmazın üzerinde bulunan benzinlik ve deponun kendisi tarafından yapıldığını ileri sürerek mülkiyetin tespiti davası açtığını beyan etmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08.10.2004 tarih ve 2002/228, 2004/273 K sayılı kararı ile 58 parsel sayılı taşınmazda bulunan kapalı depo,ön depo, garaj, büro, saha betonu, kanopi, akaryakıt pompaları ve akaryakıt tanklarının davacı ... tarafından yapıldığının tespitine karar verilmiş olup verilen karar 31.03.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkemece bu durumda dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan tarafların ortak miras bırakanına ait dükkanlar ile davalı ... tarafından yapıldığı tespit edilen muhdesatların taşınmaza kattığı değere göre oran kurmak gerekirken bilirkişi raporu çerçevesinde ruhsatsız olarak kaçak yapıldığı gerekçesiyle enkaz değeri üzerinden oran kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Ayrıca, mahkemece infazı etkileyecek şekilde taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen değeri üzerinden satışına karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 2 no’lu bentte yazılı nedenle davalı ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.