(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2010/6393 E. , 2010/8222 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... 1.İcra Mahkemesi
KARAR TARİHİ :1.9.2009
DAVACI(ALACAKLI) :...
DAVALI(BORÇLU) :... ve ark.
ÜÇÜNCÜ ŞAHIS :
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlular hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçluların itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmesi üzerine karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Takipte dayanılan ve karara esas alınan 01.11.2008 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı tarafından 17.03.2009 tarihinde başlatılan icra takibinde 8.100,00-TL kira parasının tahsili talep edilmiş olup bu istek üzerine düzenlenen 13 örnek ödeme emri kiracı ..."e 31.03.2009 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen diğer kiracı ..."a tebliğ edilememiştir. İ.İ.K."nun 269. maddesinde ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirip yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciden tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Borçlulardan ..."a ödeme emri tebliğ edilmediğinden anılan maddedeki süreler işlemez. Borçlunun haricen takibi öğrenip, icra dairesine itiraz etmesi, yasanın emredici hükümleri karşısında duruma etkili değildir. Tahliye istemi bölünemeyeceğinden alacaklının itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunması gereksiz ve geçersizdir. Öte yandan, davalılardan ..."ün itirazının da süresinde olmadığı anlaşıldığından itirazın kaldırılmasının istenmesinde davacının hukuki yararı da bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, istemin reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.