Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/3428 Esas 2010/8163 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/3428
Karar No: 2010/8163
Karar Tarihi: 30.06.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/3428 Esas 2010/8163 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2010/3428 E.  ,  2010/8163 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :... İcra Mahkemesi
    KARAR TARİHİ :03.02.2010
    DAVACI(ALACAKLI) :...
    DAVALI(BORÇLU) :... ve ark.
    ÜÇÜNCÜ ŞAHIS :

    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan tahliye istemli icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılması talebinin reddi ile davalı borçluların temerrüt nedeniyle kiralanandan tahliyelerine karar verilmiş hüküm davacı ve davalılar vekilince ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; davalı kiracılar aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istemli icra takibine davalı borçluların haksız yere itiraz ettiklerini belirterek itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, müvekkili ...’un davacı ile aralarında her hangi bir kira ilişkisi bulunmadığını, kira ilişkisinin davacı ile müvekkili ... arasında söz konusu olduğunu, taşınmazın davacı ile müvekkili ... arasında paylı mülkiyete konu olduğunu, davacının sahip olduğu ¼ payını ..."a kiraladığını, kiralananın bulunduğu taşınmaz ile ilgili olarak açtıkları ortaklığın giderilmesi davasında mahkemenin satış kararı verdiğini, ayrıca davacı ile müvekkili ... arasında inşaat yapımı, vergi ödemeleri gibi bazı mahsubu gereken alacak borç ilişkileri bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece borçluların itirazı üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulması konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğinden itirazın kaldırılması isteminin reddine, temerrüt nedeniyle davalıların tahliyelerine karar verilmiştir.
    Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı borçlular tarafından müddeti içinde yapılan itiraz ile İİK’nun 66. maddesi hükmü uyarınca takip kendiliğinden duracağından, icra müdürünce ayrıca takibin durması yönünde bir karar alınmasına gerek bulunmamaktadır. Olayımızda, ödeme emrinin borçlulara 07.04.2009 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine borçlular tarafından yedi günlük süre içinde borca itiraz dilekçesi verildiği görülmüştür. Şu durumda müddeti içinde yapılan itiraz ile icra takibi durduğundan mahkemece itirazın kaldırılması istemi ile ilgili olarak işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılması isteğinin reddine karar verilmesi
    doğru değildir. Öte yandan itirazın kaldırılmasına karar verilmeksizin doğrudan tahliyeye hükmedilmesi de hatalı olmuştur. İİK.’nun 269/b-1. maddesi son cümlesi uyarınca itirazın kaldırılması istenilmeden tahliye talebinde bulunulamayacağı gibi bazı ayrık durumlar dışında mahkemece itirazın kaldırılması kararı verilmeksizin tahliyeye de karar verilemeyeceğinden kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ve davalılar verilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara