Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/5714 Esas 2010/7921 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/5714
Karar No: 2010/7921
Karar Tarihi: 24.06.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/5714 Esas 2010/7921 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir önalım davası nedeniyle tapu iptal ve tescili istemiyle açılan davada, davalıya yapılan tebligatın usulsüz olduğuna karar vermiştir. Dava dilekçesi ve duruşma gününü bildiren tebligat normal yolla yapılmadan doğrudan Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca yapıldığı için geçersizdir. Mahkeme, yöntemine uygun bir şekilde dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilmesi gerektiğini belirtip hükmün bozulmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak Tebligat Kanunu'nun 10, 35/1, 35/2-3 ve Tüzüğün 55. maddeleri sayılmıştır.
6. Hukuk Dairesi         2010/5714 E.  ,  2010/7921 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    KARAR TARİHİ :11.04.2008
    ÜÇÜNCÜ ŞAHIS :

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava önalım hakkı nedeniyle tapu iptal ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tebligat Kanununun 10.maddesine göre tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
    Tebligat Kanununun 35/1.fıkrası ile kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılan kimseye, adresini değiştirdiği takdirde yeni adresini hemen tebliğ yaptıran kaza merciine bildirme yükümlülüğü getirilmiş, bundan sonraki tebliğlerin bildirilen yeni adrese yapılacağı öngörülmüştür.
    Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve yeni adres tebliğ memurunca da tespit edilemediği takdirde tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.(T.K.35/2)
    Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, taraflar arasında yapılan imzası resmi merciiler önünde ikrar olunmuş sözleşmelerde belirtilen adres ile kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkarlar sicillerine verilen en son adreslerdeki değişiklikler hakkında da bu madde hükümleri uygulanır.(T.K.35/son) Tebligat Kanununun 35/2 ve Tüzüğün 55.maddelerine göre tebliğin usulüne uygun olarak yapılabilmesi için daha önce aynı adrese kanunun gösterdiği usullere göre bir tebligat yapılmış olması gerekmektedir. Evvelce yapılan tebligat usulsüz ise 35.maddeye göre tebligat yapılması mümkün değildir.
    Tebligat Kanununun 35/son fıkrasında ise muhatabın daha önce tebliğ yapılan adresinin değiştirilmesi değil, değiştirildiği için tebliğ yapılamayıp, tebliğ evrakının iade edilmesine yol açan adres sebebiyle Tebligat Kanununun 35/2-3.fıkralarının uygulanması öngörülmüştür. Bu durumda; dava dilekçesinde gösterilen adres, 35/son maddede belirtilen kurum ve kuruluşlardan birine verilen adres ile aynı olduğu takdirde ve bu adrese çıkarılan tebligatın tebliğ edilemeden dönmesi halinde tebligat Tebligat Kanununun 35/son fıkrası uyarınca Tebligat Kanununun 35/2-3 maddeleri hükümlerine göre yapılır.
    Olayımıza gelince; davalı ...’e satış akit tablosundaki adresine dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye Tebligat Kanununun 35.maddesine göre tebliğ edilmiş ise de davalının bu adresine öncelikle normal tebligatın çıkarılması, bila tebliğ iadesi halinde ancak Tebligat Kanunu 35.maddesine göre tebligat yapılabileceği düşünülmeksizin söz konusu adrese doğrudan 35.maddeye göre tebligat çıkarılması doğru değildir. Bu nedenle dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliğine ilişkin yapılan tebligat geçersiz olup, davada taraf teşkilinin sağlandığından bahsedilemez. Mahkemece yöntemine uygun bir şekilde dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara