Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/898 Esas 2010/7919 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/898
Karar No: 2010/7919
Karar Tarihi: 24.06.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/898 Esas 2010/7919 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı tarafından bir taşınmazın paydaşlarından 55.000 TL bedelle alınan payların gerçek satış bedelinin 27.000 TL olduğu iddia edilerek önalım hakkının tanınması için dava açılmıştır. Mahkeme, taşınmazın 164.367 TL değerine sahip olduğunu belirlemiş ve önalım bedelinin yatırılmaması nedeniyle istemin reddine karar vermiştir. Ancak, alıcının satışı diğer paydaşlara bildirmediği için gerçek bedel belirlenemeyeceğinden, önalım hakkının tapudaki satış bedeline, harç ve masraflar tutarı üzerinden tanınması gerekmektedir. Kararda, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda önalım hakkının payın üçüncü kişiye satılması durumunda diğer paydaşlara öncelikle satın alma yetkisi veren bir hak olduğu ve bu hakkın kullanılmasıyla önalım bedelinin tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından oluştuğu belirtilmiştir. Kararda ayrıca, önalım hakkına ilişkin düzenlemelerin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 733. maddesi gereğince yapıldığına dikkat çekilmiştir.
6. Hukuk Dairesi         2010/898 E.  ,  2010/7919 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    KARAR TARİHİ :12.11.2009
    ÜÇÜNCÜ ŞAHIS :

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, önalım davasına konu edilen payın ilişkin bulunduğu Tokat Merkez ... Köyü ...,...,...,... ve... No’lu parsellerde paydaş olduğunu, bir kısım paydaşların hisselerini 16.05.2003 tarihinde davalıya sattığını, kendisinin önalım hakkını kullanmasını engellemek için satış bedelinin tapuda 55.000,00 TL gösterildiğini, gerçek satış bedelinin 27.000,00 TL olduğunu, gerçek satış bedeli üzerinden önalım hakkını kullanmak istediğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı payların iptali ile kendi adına tapuya tescilini istemiştir. Davalı, davanın süresinde açılmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu, tapuda gösterilen değerlerin gerçek olduğunu bildirerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisini veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir.
    Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir.
    Olayımıza gelince; önalım hakkına konu edilen paylar davalı ... tarafından taşınmazın bir kısım paydaşlarından 16.05.2003 tarihinde toplam 55.000,00 TL bedelle satın alınmış, davacı tarafından gerçek satış bedelinin 27.000,00 TL olduğundan bahisle bu bedel üzerinden önalım hakkının tanınması istenilmiştir. Mahkemece dava konusu taşınmazların
    keşfen belirlenen değeri olan 164.367,00 TL nin verilen sürede yatırılmaması nedeniyle istemin reddine karar verilmiş ise de; uyuşmazlığın satış tarihi gözetildiğinde 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir.TMK.’nun 733. maddesinde yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi yükümlülüğü getirilmiştir. Davalı alıcı satışı, noter aracılığı ile davacıya bildirilmediğine göre, satış tarihi ile dava tarihi arasındaki sürenin geçmesine kendisi sebebiyet verdiğinden, gerçek bedel belirlenerek bu değer üzerinden önalım bedelinin tespitini isteyemez. Esasen davacı tarafından gerçek satış bedelinin 27.000,00 TL olduğu da kanıtlanamadığından, önalım hakkının tapudaki satış bedeli, harç ve masraflar tutarı üzerinden tanınması gerekir.
    Bu durumda mahkemece, davacıya tapudaki satış bedeli üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağının sorulması, davacının önalım hakkını kullanmak istemesi durumunda tapudaki satış bedeli ile tapu harç ve masraflarından oluşan önalım bedelini depo etmesi için uygun süre verilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde keşfen belirlenen bedelin süresinde depo edilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara