6. Hukuk Dairesi 2010/3274 E. , 2010/7454 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
KARAR TARİHİ :7.12.2009
ÜÇÜNCÜ ŞAHIS :D.Davalı:...-... ve ark.
D.Davacı:...(...) ve ark.
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, dört adet taşınmazda ortaklığın giderilmesine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde borçlu ...’den olan alacağı nedeniyle icra takibi yaptığını ve babasından intikal eden dava konusu dört adet taşınmaz üzerine haciz şerhi konulduğunu, alınan yetki belgesi nedeniyle borcun tahsili için dava konusu taşınmazların satış suretiyle paydaşlığın giderilmesini istemiştir. Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Tebligat Kanununun 20-21 ve Tüzüğün 28.maddesi gereğince muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan herbiri gösterilen adreste bulunmaz iseler tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazıp imzalaması gerekir.
Olayımızda, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...(...), ..., ... ve ...’a dava dilekçesi Tebligat Kanunu 21.maddesine göre tebliğ edilmiş olmasına rağmen ne sebeple adreste bulunmadıkları tevsik edilmediği gibi, kendisine haber verilen komşunun imzası veya imtina ettiğine dair beyanı da alınmamıştır. Bu durumda dava dilekçesi ve duruşma gününe ilişkin davalılara yapılan tebligat geçersiz olup, taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir usulüne uygun tebligat yapıldıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi icap ederken bundan zuhul olunması hatalı olduğu gibi, kabule göre de, dava konusu 85, 88 ve 148 parsel nolu taşınmazların tapu kayıtlarında TEAŞ lehine kamulaştırma şerhi bulunmakta olup, mahkemece söz konusu şerhler üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmiş olması da doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.