Esas No: 2021/4441
Karar No: 2021/5100
Karar Tarihi: 10.06.2021
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/4441 Esas 2021/5100 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
1- Sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
UYAP üzerinden yapılan sorgulamada, sanığın tefecilik suçundan ... 13. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 16/06/2015 tarih ve 2012/1218 Esas ve 2015/395 Karar sayılı ilamıyla 2 yıl 1 ay hapis ve 100 TL.adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve hükmün Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 13/10/2020 tarih, 2020/3911 Esas ve 2020/1440 Karar sayılı ilamıyla onanmak suretiyle kesinleştiği anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip suçun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanık müdafinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
2- Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunun Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
3- Sanık hakkında defter ve belge gizleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafinin yerinde görülmeyen diğer temyiz nedenlerinin reddine, ancak;
5271 sayılı CMK"nin 231/8. maddesine 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesi ile eklenen "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği, "defter ve belge gizleme" suçunda somut bir zarardan söz edilemeyeceği gözetildiğinde, adli sicil sicil kaydına göre engel sabıkası bulunmayan, TCK’nin 62. maddesi uyarınca takdiri indirim nedeni uygulanan, tekrar suç işlemeyeceğine dair oluşan olumlu kanaat nedeniyle cezası ertelenen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanık hakkında, “daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinden” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 10.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.