(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2010/2074 E. , 2010/6399 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı kayyum tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava bir adet taşınmazın ortaklığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı hazine vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili ile davalılar adına kayıtlı dava konusu parselin taraflar arasında taksimi mümkün olmadığından satılarak ortaklığın giderilmesini istemiştir. Duruşmaya katılan bir kısım davalılar vekili davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir.
Dava konusu edilen ve satışına karar verilen dava konusu parsel paydaşlarından ... kızı ...’nin ve mirasçılarının yapılan araştırmalara rağmen kimlik ve adreslerin tesbit edilemediği gibi tanıyan ve bilen bir kimse de bulunmadığından paydaş ... kızı ...’yi açılan davada temsil etmek ve hukuki işlemlerini takip etmek için 3 şahıs ...’nin kayyım tayin edildiği ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/321-457 Esas ve karar sayılı ilamından anlaşılmaktadır. Paydaş ... kızı ..."ye kayyım atanarak taraf teşkili sağlanmış ise de bu şekilde taraf teşkili sağlanması doğru değildir.Öte yandan Hazinenin davada hukuki yararı da bulunmaktadır.Bu nedenle kim olduğu ve adresi tesbit edilemeyen ve gaip olan ... kızı ...’ye, 3561 Sayılı kanuna göre en büyük mal memurunun kayyım olarak atanmasının sağlanması ve kayyım olarak atanan kişinin davadan haberdar edilmesi ve bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermek gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Hükmün yukarda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 31.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.