(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2010/2622 E. , 2010/6345 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava temerrüt nedeniyle tahliye ve alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece tahliye isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili ve davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının 2009 yılı Temmuz ayı kirasını süresinde ödemediğini, çekilen ihtarın da sonuçsuz kaldığını belirterek temerrüt nedeniyle davalının kiralanandan tahliyesi ve ödenmeyen 575 TL kira bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise, kira sözleşmesinin davacı ... tarafından vekaleten imzalandığını, keza temerrüt ihtarının da ... vekili ... tarafından keşide edildiğini, davanın ise ... tarafından kendi adına açıldığını, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını ayrıca talep edilen kiranın davacının yol açtığı zarar nedeniyle ödenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kira sözleşmesinin ... tarafından verilen vekaletname uyarınca davacı ... ile davalı arasında imzalandığı, talep edilen 2009 yılıTemmuz kirası bakımından temerrüt koşulunun gerçekleştiği gerekçesi ile davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmiş, alacak konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir.
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.02.2008 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin imza kısmında “Kiraya Veren Vek. ...” ibaresi yer almaktadır. Keza davalıya gönderilen temerrüt ihtarnamesi de ... vekili olarak ... tarafından düzenlenmiştir. Şu durum karşısında davacı ...’ın kiralayan sıfatıyla sözleşmeyi kendi adına imzaladığından söz edilemez. Öte yandan davanın, kiralayan sıfatını taşıyan ...’a vekaleten ... tarafından avukata verilen usulüne uygun vekaletname ile açılmasında da bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Vekil dava dilekçesinde davacı olarak ...’u göstereceği yerde maddi hata sonucu ...’ı göstermiştir. Bu durumda davacının ... olduğunun kabulü gerekir. Yargılamanın ... vekili huzurunda görülüp sonuçlandırılması gerekirken ...’ın kiralayan olarak kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.