Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/6752 Esas 2021/5259 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6752
Karar No: 2021/5259
Karar Tarihi: 07.10.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/6752 Esas 2021/5259 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı tarafın dava dışı bir kişiye taşınmazların paylarını temlik ettiği ve vekaletnameyi kötüye kullandığı iddiasıyla tapu kayıtlarının iptali ve adına tescilini talep eden davacının dava zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Ancak davalının vekaletinde kötüye kullanımı nedeniyle tazminat isteği zamanaşımına uğramamaktadır. Bu nedenle hüküm bozulmuş ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz itirazı reddedilerek hüküm onanmıştır. Kararda 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'na atıfta bulunulmuştur.
1. Hukuk Dairesi         2021/6752 E.  ,  2021/5259 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, çekişme konusu ... ve ... parsel sayılı taşınmazlarının bulunduğu alanda belediye tarafından yol çalışmaları yapıldığını, Almanya"da yaşaması nedeniyle Türkiye"deki taşınmazları ile ilgili işlemleri takip etmesi amacıyla yeğeni olan davalı ..."yı vekil tayin ettiğini, davalı ..."ın vekalet görevini kötüye kullanarak, bilgisi ve rızası dışında taşınmazlardaki paylarının tamamını 28.11.2006 tarihinde dava dışı ..."a, ..."in ise 19.02.2007 tarihinde satış göstermek suretiyle davalıya temlik ettiğini, temliklerin muvazaalı olduğunu, payları karşılığı kendisine herhangi bir ödeme de yapılmadığını ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini, olmazsa taşınmazlardaki payının dava tarihindeki bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının yapılan işlemlerden haberdar olduğunu, taşınmazların bedeli karşılığında satın alındığını ve bedelin davacıya ödendiğini, davacının vermiş olduğu vekaletnamenin akıbetini 10 yıl sonra öğrendiğini beyan etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının satış bedelini aldığı ve devre rıza gösterdiği, vekil ile vekil eden arasındaki alacak talebinin ise 5 yıllık zamanaşımına bağlı olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “... davalı ... dava konusu taşınmazlardaki payları 28.11.2006 tarihinde vekaleten dava dışı ..."e temlik etmiş, 19.02.2007 tarihinde aynı payları kendi üzerine devralmıştır. Davalı tanığı olarak dinlenen ara malik ...; taşınmazlardaki payları toplam 6.000,00 TL bedel karşılığında satın aldığını ve aynı bedel ile davalı ..."a sattığını bildirmiştir. Davalı ... ise satış bedeline ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarına göre; ... parsel sayılı taşınmazdaki davacının payının değeri 28.11.2006 tarihinde 121.337,06 TL, 19.02.2007 tarihinde 124.166,43 TL, ... parsel sayılı taşınmazdaki davacının payının değeri ise 28.11.2006 tarihinde 6.042,40 TL, 19.02.2007 tarihinde 6.330,13 TL olduğu bildirilmiştir. Bedeller arasındaki aşırı oransızlık ve davalı ..."ın taşınmaz bedelini davacıya ödediğine ilişkin herhangi bir belge sunamadığı gözetildiğinde, vekil olan davalının vekalet görevini kötüye kullandığı sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca; davacının öncelikli isteği olan tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir. Kabule göre de; vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tazminat istekleri herhangi bir hak düşürücü ve zamanaşımı süresine tabi olmamasına rağmen, tazminat isteği yönünden zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle ret kararı verilmesi de hatalıdır.” gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 23.086,30 TL. bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara