Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/2796 Esas 2021/4915 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2796
Karar No: 2021/4915
Karar Tarihi: 07.06.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/2796 Esas 2021/4915 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalılar ile davacı arasında çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescil edilmesiyle ilgili bir davada Sulh Hukuk Mahkemesi karar vermiştir. Temyiz edilen kararda ise davalılar vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle davalar vekilinin temyiz süresinin dolmadığı kabul edilmiştir. Yargıtay bozma ilamında, mahkemenin yeterli araştırma ve inceleme yapmadığı belirtilerek, davacının taşınmazın nasıl kendisine geçtiğini ispat edememesi halinde davanın usulden reddedilmesi gerektiği, kanıtlaması halinde ise tüm delillerin birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş ancak kararda taşınmazın sınırlarıyla ilgili bir hata yapılmıştır. Bu nedenle temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur. Kararda ilgili kanun maddeleri açıklanmamıştır.
(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/2796 E.  ,  2021/4915 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; Her ne kadar davalılar vekili Avukat ...’ya 15.02.2019 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, davacı vekiline gerekçeli karar tebliği, “tüzel kişiliğin temsilcisi” imzasına yapılmış olup; muhatap kişinin avukat olması nedeniyle, işyeri adresinde bulunmama sebebi yazılmak suretiyle yetkili müsdahdemine tebliğ yapılması gerektiği halde, bu gereğe riayet edilmeksizin yapılan tebligat usulsüz olduğundan, davalılar vekiline yapılan tebliğ işlemi usulsüz olup, davalar vekilinin 8 günlük temyiz süresinden sonra vermiş olduğu 04.03.2019 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, mahkemece; davacıdan çekişmeli taşınmazın kendisine ne şekilde geçtiği (taksim, satış, bağış vs..) hususunun sorularak bu hususu kanıtlanmasının istenmesi; davacının çekişmeli taşınmazın geçerli bir sebeple kendisine intikal ettiğini ispat edememesi halinde aktif dava ehliyeti bulunmayacağı göz önüne alınarak davanın usulden reddine karar verilmesi, davacının aktif dava ehliyeti bulunduğunu kanıtlaması halinde ise, kadastro tespitinin 2010 yılında, keşfin ise 2014 yılında yapıldığı göz önüne alındığında keşif tarihi itibariyle 15 yıllık kullanılmama durumunun iradi terk anlamına geldiğinden söz edilemeyeceği gözetilmek suretiyle tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli 135 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ...’in müşterek vekili ile davalı ...’in vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının olması nedeniyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki, davacı tarafın talebi çekişmeli taşınmazın 22.05.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 268,81 metrekarelik kısmına yönelik olup, keşif mahallinde dinlenen mahalli ve tespit bilirkişileri ile tanıklar dava konusu taşınmaz bölümünü davacının 30 yıldır basmalık olarak kullandığını belirtmişlerdir.
    Hal böyle olunca; fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği anlaşıldığından, Mahkemece anılan taşınmaz bölümü yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın kapsamında hataya düşülerek keşifte gösterilen sınırlara göre diğer bir anlatımla talepten daha fazlası hakkında kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.06.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara