Ceza Genel Kurulu 2014/320 E. , 2014/392 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İSTANBUL ANADOLU 6. Ağır Ceza
Günü : 14.03.2013
Sayısı : 27-88
Katılan sanık E.. U..’nın kasten öldürme suçundan 5237 sayılı TCK’nun 81/1, 29/1, 62, 53, 54, 58/6 ve 63. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis; katılan sanık H.. U..’in katılan sanık B.. D..’i kasten öldürme suçuna teşebbüsten aynı kanunun 81/1, 35/2, 29/1, 62, 63 ve 53. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis; katılan sanık B.. D..’in katılan sanıklar H.. U.. ve C.. U..’yı kasten yaralama suçundan aynı kanunun 86/2, 62 ve 53. maddeleri uyarınca (2 kez) 5 ay hapis; katılan sanık S.. Ş..’in katılan sanıklar E.. U.., C.. U.. ve H.. Ü.."i silahla tehdit suçundan aynı kanunun 106/2-a, 43/2, 62, 53 ve 54. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis; katılan sanık E.. U..’yı kasten yaralama suçundan ise aynı kanunun 86/2, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, mahsuba ve müsadereye ve katılan sanık E.. U.."nın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin, Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 09.03.2011 gün ve 211-121 sayılı hükmün katılanlar Yakup ve H..K.. vekili, Cumhuriyet savcısı ve katılan sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 26.12.2012 gün ve 5938-10025 sayı ile;
“Gerekçeli kararın Anayasa"nın 141 ve 5271 sayılı CMK"nun 34, 230 ve 232. maddelerinde belirtilen nitelikleri taşıması gerektiği, gerekçe bölümünde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi yapılarak, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, Yargıtay denetimine imkân verecek şekilde ayrı ayrı gösterilmesi ve hangisinin hangi sebeple diğerine üstün tutulduğunun karar yerinde belirtilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel mahkeme ise 14.03.2013 gün ve 27-88 sayı ile; ilk hükümden kısmen farklı gerekçeyle önceki hükmünde direnmiştir.
Bu hükmün de katılan sanık S.. Ş.. ve katılan sanık E.. U.. müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay C.Başsavcılığının 16.05.2014 gün ve 148787 sayılı “bozma” istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
Direnme hükmünün kapsamına göre inceleme, katılan sanık E.. U.. hakkında kasten öldürme, katılan sanık S.. Ş.. hakkında silahla tehdit ve kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; katılan sanıklar E.. U.. ve S.. Ş.. hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin gerekçesinin yeterli olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca yerel mahkemenin son kararının "yeni hüküm" niteliğinde olup olmadığının öncelikle belirlenmesi gerekmektedir.
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
c) Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak,
Suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, ilk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni gerekçelerle hüküm kurulduğu anlaşıldığından yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğindedir. Özel Daire denetiminden geçmemiş bulunan bu yeni hükmün doğrudan ve ilk kez Ceza Genel Kurulunca incelenmesi mümkün görülmediğinden, hükmün Özel Dairece incelenmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğinde bulunduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 14.03.2013 gün ve 27-88 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.09.2014 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.