(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2010/1084 E. , 2010/5469 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak miktar itibariyle duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, eşler arasında boşanma davasından bağımsız olarak açılmış, kişisel eşyanın iadesi ve müşterek alınan eşyalara ilişkin olarak katkı payı istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekilinin dava konusu edilen kütüphaneye ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin bulabildiği şahsi eşyalarını alarak müşterek evden ayrıldığını bazı antika mefruşatı ile taraflarca ortak alınan ev eşyalarının davalıda kaldığını belirterek şahsi eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsilini ortak alınan eşyaların ise bedelinin yarısının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacının kalabalık bir grupla gelerek tüm eşyalarını aldığını beyan etmiştir.
Türk Medeni Kanunu"nun 219/1 maddesi hükmüne göre edinilmiş mal, her eşin mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleri, 220/2 maddesi hükmüne göre kişisel mal ise mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait malvarlığı değerleridir. Anılan Yasa"nın 226.maddesi gereğince her eş, diğer eşte bulunan mallarını geri alabileceği gibi 227 ve devamı maddeleri gereğince katılma alacağı isteminde de bulunabilir.
Somut olayda; dava konusu edilen eşyaların varlığını ve miktarını kanıtlama yükü davacıya aittir. Davacı, evlendikten sonra birlikte edindiklerini ileri sürerek davalıda kalan kütüphanenin değerinin yarısını istemiştir. Davalı ise davacının yakınları ve taşıma şirketi
elemanları ile müşterek eve gelerek dava konusu edilen eşyaları götürdüğünü savunmuştur. Mahkemece, talep edilen eşyaların davacı tarafından müşterek evden götürüldüğü gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraf tanıklarınca davacının müşterek evden eşyalarını kamyona yükleyerek aldığı beyan edilmiş ise de dava konusu edilen kütüphanenin götürülemediği ileri sürülmüş davalı tanıkları da kütüphanenin sökülemediğinden alınamadığını belirterek bu iddiayı yeminli anlatımları ile doğrulamışlardır.Bu durumda mahkemece, halen davalı tarafta bulunan kütüphane bakımından taraf delilleri değerlendirilerek oluşan sonuca göre bir karar vermek gerekirken davacı tarafından götürüldüğü gerekeçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarda ( 2 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA , istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 04.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.