(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2010/1600 E. , 2010/5355 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... İcra Mahkemesi
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmemesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunmuş, mahkemenin davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine dair kararı davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı vekili, dava dilekçesinde, davalı borçlunun kiralananda 1.1.2008 tarihli sözleşme ile aylık 650 TL bedelle kiracı olduğunu, Şubat-Mayıs 2008 arası aylar kirasını ödememesi üzerine hakkında icra takibi yapıldığını, davalı borçlunun takibe itiraz etmediği gibi yasal süresinde kira borcunu ödemediğini belirterek, davalı borçlunun kiralanandan tahliyesini talep etmiştir. Davalı borçlu duruşmalara gelmemiş ve bir savunmada bulunmamıştır.
Tüzel kişilere tebligatı düzenleyen 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 12/1. maddesinde “hükmi şahıslara tebliğ, selahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise, yalnız birine yapılır” hükmü yer almaktadır. Aynı yasanın 13. maddesine göre de “hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler herhangi bir sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır”. Tebligat tüzüğünün 18. maddesi ise yetkili kimselerin bulunmama sebebinin tebliğ mazbatasında tespit edilmek koşulu ile tebligatın o yerdeki memur veya müstahdeme yapılacağını belirtmektedir.
Borçlu şirket adına çıkarılan duruşma gününü bildirir davetiye muhasebeci ... imzasına tebliğ edilmiştir. Şirkette muhasebeci olarak çalışan ...’un şirketin yetkili temsilcisi durumunda olup olmadığı belli olmadığından ve temsilcinin hangi nedenle tebligat yapıldığı sırada bulunmadığı ya da tebligatı alamayacak durumda olduğu tebliğ mazbatasında gösterilmediğinden duruşma gününü bildirir bu tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunun 12 ve 13. tüzüğün 17 ve 18. maddesine uygun olarak tebliğ edildiği söylenemez. Bu nedenle dava dilekçesinin davalı şirkete yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermek gerekirken, bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.5.2010tarihinde oybirliğiyle karar verildi