17. Hukuk Dairesi 2010/7300 E. , 2011/2746 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve müdahale talep eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazlarını davalı oğulları ...,...’a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... duruşmadaki beyanında bir inşaat için davacıdan borç aldıklarını, borcu ödeyemediklerini, zaman kazanmak için taşınmazları çocuklarına devrettiğini, devir karşılığı para alışverişi olmadığını belirterek çocuklardan birinin asker, birinin de öğrenci olduğunu ve taşınmazları alacak güçlerinin olmadığını beyan etmiştir.
Diğer davalılar usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, satışların mal kaçırma amacıyla, baba ve oğulları arasında gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davacı ve müdahale talep eden vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Gerekçeli karar, temyiz isteyen davacı ... vekiline 17/06/2010 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 04.10.2010 tarihinde mahkemeye
verilmiştir. Bu nedenle süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Müdahale talep edenin temyiz istemine gelince; hüküm verildikten sonra müdahale talep eden ve kararı temyiz eden ... davanın tarafı olmadığı gibi aleyhine kurulmuş bir hüküm de bulunmamaktadır. Zira tasarrufun iptali davalarında her alacaklının yaptığı takip bağımsız olup davaların birlikte görülme zorunluluğu da bulunmamaktadır. Hal böyle olunca müdahale talep edenin temyiz dilekçesinin reddi gerekir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle de müdahale talep eden ... vekilinin temyiz dilekçesinin (isteminin) REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden ...’e geri verilmesine 28.03.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.