Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/12530 Esas 2011/1902 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/12530
Karar No: 2011/1902
Karar Tarihi: 04.03.2011

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/12530 Esas 2011/1902 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalının yüklenicisi olduğu inşaatın alçılama işinin bedelini istemiştir. Ancak, uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır ve 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasaya göre değildir. Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle ilgili bir istek de yoktur. Davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde sonuçlandırılması gerekmektedir. Mahkeme 4822 Sayılı Yasa'nın 3/f, 3/e ve 3/c maddelerini açıklamıştır. Kanun, satıcının tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişi olduğunu, tüketiciyi ticari veya mesleki olmayan amaçlarla mal veya hizmet edinen gerçek veya tüzel kişi olarak tanımladığını ve konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların da kanun kapsamına alındığını belirtmektedir. Yasanın 23. maddesi uyuşmazlıkların tüketici mahkemelerinde çözüleceğini öngörmektedir. Borçlar Yasası'nın 355. maddesi ise istisna akdi olarak tanımlanmaktadır.
17. Hukuk Dairesi         2010/12530 E.  ,  2011/1902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 24.Asliye Hukuk ve Ankara 7.Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Dava, davacı tarafından yapılan, davalının yüklenicisi olduğu inşaatın alçılama işinin bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlıkta temel ilişkinin davalı yüklenici tarafından inşa edilmiş mesken nitelikli bağımsız bölümün gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacıya haricen satılmasına dayandığı belirtilip, görevsizlik kararı verilmiştir.
    Ankara 7. Tüketici Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığını bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
    4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 3/f maddesine göre satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler” olarak, aynı Yasa’nın 3/e maddesinde de tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmış, 3/c maddesinde ise, “konut ve tatil amaçlı taşınmaz mal satımları da” Tüketici Yasası kapsamına alınmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
    Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır.
    Somut olayda, davacı tarafından davalının yüklenicisi olduğu inşaattaki alçılama işinin bedelinin tahsili istenmekte olup, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın alındığı belirtilen konuta ilişkin bir istemde bulunulmamıştır.
    Davacı tarafından davalının yüklenicisi olduğu inşaatta yapılan alçılama işinin bedelinin tahsili için açılan davada ihtilafın eser sözleşmesinden kaynaklandığının anlaşılmasına göre 4077 sayılı Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 24.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara