(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2010/128 E. , 2010/5111 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde özetle, davalının davaya konu taşınmazda kiracı olarak bulunduğunu, tapuda taşınmazın .../... payının kendi adına kayıtlı olduğunu, konut ihtiyacı nedeniyle davalıya evi tahliye etmesi için ihtarname gönderdiğini, ancak sonuç alamadığını belirterek davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesini istemiştir.Davalı ise taşınmazı davacının oğlu ..."ten kiraladığını, eve faydalı masraflar yaptığının belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece ihtiyaç iddiası samimi bulunarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalının taşınmazda kiracı olarak oturduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. İhtiyaca dayanan tahliye davalarının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malik veya intifa hakkı sahibi de konut ihtiyacı sebebiyle tahliye davası açabilir. Olayımızda, davacı hem kira ilişkisi hem de tapuda pay sahibi olduğundan bahsettiğinden davacının kiralayan sıfatıyla mı yoksa malik sıfatıyla mı hareket ettiği belirlenememiştir. Bu durumda mahkemece davacıdan hangi sıfatla dava açtığı sorularak imzalı beyanı alınmalıdır. Davacının malik sıfatıyla dava açtığının tespit edilmesi halinde tahliye istemi TMK"nun 691 maddesi gereğince önemli yönetim işlerinden olduğundan diğer paydaşlarında pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması bakımından muvafakatlerinin alınması ondan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekir. Davacının kiralayan sıfatıyla dava açtığının tespit edilmesi halinde ise taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmadığı ve davacının kiralayan sıfatına karşı çıkıldığı gözetilerek öncelikle davacının kiralayan olup olmadığı, kiranın süresi ve başlangıç tarihine ilişkin davacının ve varsa davalının göstereceği karşı deliller toplanmalı tüm deliller birlikte değerlendirilerek elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekir. Mahkemece anılan gereklere uyulmaksızın eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.