Esas No: 2010/7969
Karar No: 2011/363
Karar Tarihi: 25.1.2011
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/7969 Esas 2011/363 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İcra Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir istihkak davasında davacı alacaklı, bir borçlu üzerindeki haciz işlemi sırasında 3.kişinin istihkak iddiasını reddetmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, 3.kişinin davayı kazanması gerektiği kanıtlarını sunamadığı için davayı reddetmiştir. Ancak davacı alacaklı bu karara itiraz etmiştir. Kararın bozulması ve yeniden incelenmesi yönünde karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- İİK 96/1
- 4949 Sayılı yasa 20.maddesi
- İİK 85.maddesi, ikinci fıkra
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, Serik İcra Müdürlüğü’nün 2008/4768 Esas sayılı dosyasından 18.09.2008 tarihinde yapılan haciz sırasında davalı 3.kişi ... Turizm Turistik Hizmetleri San.ve Tic. Ltd. Şti.nin istihkak iddiasında bulunduğunu, mahcuzların davalı borçluya ait olduğunu belirterek 3.kişinin istihkak iddasının reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı 3.kişi vekili,haczin müvekkili şirkete ait işyerinde ve borçlunun yokluğunda yapıldığını,mülkiyet karinesinin lehe olup aksinin davacı alacaklı tarafından ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı borçluya tebligat yapılmamıştır.
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre;haciz adresinin borçlu şirketin tebligat adresi olmadığı,davalı 3.kişi şirket ile borçlu şirketin farklı tüzel kişiler olup yetkililerinin farklı olduğu, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklı tarafından İİK 99.madde gereğince açılmış 3.kişinin istihkak iddiasının reddi davasıdır.
İİK 96/1 maddesinde,” borçlu, elinde bulunan bir malı başkasının mülkü veya rehni olarak gösterdiği,yahut 3.kişi tarafından o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edildiği takdirde “denilmek suretiyle istihkak iddiasını 3.kişinin kendi adına ve borçlunun 3.kişi yararına ileri sürülebileceği öngörülmüştür.30.07.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4949 Sayılı yasanın 20.maddesiyle değiştirilen İİK"nun 85.maddesinin ikinci fıkrasında “...borçlu ile malı elinde bulunduran şahıslar, taşınır mal üzerinde 3.kişinin mülkiyet ve rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakkının bulunması ...halinde bu hususu haciz yapan memura beyan etmek ...”denilmek suretiyle haczedilen malı borçlu ile birlikte elinde bulunduran kişilere, 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunma olanağı getirilmiştir.
Somut olayda 18.09.2008 tarihli haciz, davalı 3.kişiye ait işyerinde, davalı 3.kişi ve borçlunun yokluğunda, davalı 3.kişi şirkette şantiye şefi olarak çalışan ..."in huzurunda yapılmıştır. ..., borçlu ve 3.kişi şirketin yetkili temsilcisi ve ortağı olmadığından 3.kişi lehine yaptığı istihkak iddiası yukarıdaki yasal düzenlemeler gereği geçerli bir istihkak iddiası mahiyetinde değildir. Geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığı sürece alacaklının bu davayı açmakta hukuki yararı yoktur. Ancak davacı 3.kişi vekili 04.11.2008 tarihli cevap dilekçesinde dava konusu 18.09.2008 tarihli haciz ve muhafaza işlemlerinin İİK 99.maddeye aykırı olduğu gerekçesiyle icra memurluğu işlemlerinin iptali istemiyle İcra Hakimliğinin 2008/160 Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını belirttiğinden anılan dosya incelenerek 3.kişinin ileri sürdüğü maddi olgulara göre süresi içinde yaptığı istihkak iddiasının bulunup bulunmadığı tespit edilmeli süresi içinde istihkak iddiasında bulunulmuş ise şimdiki gibi davanın reddine, aksi halde yukarıdaki yasal düzenlemeler uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı alacaklıya geri verilmesine 25.1.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.