17. Hukuk Dairesi 2010/11524 E. , 2011/56 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Tokat Asliye 2. Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali Davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı ...’ye onun tarafından da davalı ...’in oğlu olan davalı ...’a satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili ile davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı ... usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, taşınmazın satışının birbirini tanıyan kişiler arasında gerçekleştiği ve iptal koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı ... vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 6183 sayılı Kanun’un vd. maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Somut olayda iptali istenen tasarruf, davalı ...’in sahip olduğu şirket hisselerinin 3. kişiye devri onun tarafından da bu davalının oğluna aynı hisselerin satışı
işlemidir. Dava konusu vergi borcu dava dışı şirkete ait olup davalı ... bu şirketin ortağıdır. 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesine göre tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından anılan kanun hükümlerine göre tahsil edileceği belirtilmiş ise de davalı ... aleyhine yapılmış bir takip evrakı dosya içinde bulunmamaktadır. Bu nedenle dava şartı olan bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile davalı ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... ve ..."a geri verilmesine 17/01/2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.