Esas No: 2012/1710
Karar No: 2012/7561
Karar Tarihi: 11.06.2012
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2012/1710 Esas 2012/7561 Karar Sayılı İlamı
- TASARRUFUN İPTALI
- MUVAZAA
- EKSIK İNCELEME
- İCRA VE İFLAS KANUNU (2004) Madde 143
- İCRA VE İFLAS KANUNU (2004) Madde 277
"İçtihat Metni"
ÖZET: TASARRUFUN İPTALİ DAVASININ DİNLENEBİLMESİ İÇİN, İPTALİ İSTENEN TASARRUFUN TAKİP KONUSU BORÇTAN SONRA YAPILMASI, ALACAKLININ BORÇLUDA GERÇEK BİR ALACAĞININ BULUNMASI, BORÇLU HAKKINDAKİ İCRA TAKİBİNİN KESİNLEŞMESİ VE BORÇLUNUN ACİZ HALİNİ GÖSTEREN GEÇİCİ VEYA KATİ ACİZ BELGESİNİN SUNULMUŞ OLMASI GEREKLİDİR.
TAKİP KONUSU ALACAK TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANDIĞINA GÖRE, MAHKEMECE, BORCUN DOĞUM TARİHİ OLAN KAZA TARİHİ ESAS ALINMALI VE DAVA KONUSU İPTALİ İSTENEN ARAÇ SATIŞINA İLİŞKİN TASARRUFLARIN BORÇTAN SONRA YAPILMIŞ OLMASI NEDENİYLE BU YÖNDEKİ DAVA ŞARTININ GERÇEKLEŞTİĞİ KABUL EDİLMELİDİR.
BEDELİ BORÇLU TARAFINDAN ÖDENDİĞİ HALDE 3. KİŞİ ADINA TESCİL EDİLEN MALVARLIKLARI DA, BORÇLUNUN 3. KİŞİ LEHİNE YAPTIĞI İVAZSIZ TASARRUFLAR OLARAK İPTALE TABİDİR.
DAVA KONUSU ARAÇLAR DAVALI TARAFINDAN DAVA DIŞI 3. KİŞİLERDEN SATIN ALINMIŞ İSE DE, DAVACILAR VEKİLİ DAVALININ, BORÇLUNUN KIZI, DİĞER DAVALININ DA ABLASI OLMASI NEDENİYLE BORÇLULARIN ALEYHLERİNE AÇILAN TAZMİNAT DAVASI SONUCU HÜKMEDİLECEK TAZMİNATIN TAHSİLİNİ İMKANSIZ HALE GETİRMEK AMACIYLA BEDELİ BORÇLULAR TARAFINDAN ÖDENDİĞİ HALDE ARAÇ TESCİLLERİNİN DAVALI ADINA YAPILMIŞ OLMASININ MUVAZAALI OLDUĞUNU, DAVALININ MADDİ DURUMUNUN SÖZ KONUSU ARAÇLARI ALABİLECEK DURUMDA OLMADIĞINI, DAVALILARIN AYNI AİLEDEN OLUP BİRLİKTE OTURDUKLARINI BEYAN ETMESİ KARŞISINDA BU İDDİANIN DEĞERLENDİRİLMESİ; DAVALININ NE İŞ YAPTIĞI, DAVA KONUSU ARAÇLARI ALABİLECEK SOSYAL VE EKONOMİK GÜCE SAHİP OLUP OLMADIĞININ ARAŞTIRILMASI, ARAÇ HACİZLİ SATIN ALINDIĞINDAN ÜZERİNDEKİ HACZİN KALKIP KALKMADIĞI, KALKMIŞ İSE KİM TARAFINDAN KALDIRILDIĞI, SÖZ KONUSU ARAÇ TİCARİ OTOBÜS OLDUĞUNDAN DAVALI VE DİĞER DAVALILARIN VERGİ VE TİCARET SİCİL KAYITLARI İLE VARSA, ARAÇLA İLGİLİ TRAFİK CEZALARI İSTENEREK ARACIN KİM TARAFINDAN İŞLETİLDİĞİ, DAVALILARIN AİLE VE GELİR İLİŞKİLERİNİN TESPİTİ VE ARACIN KİM TARAFINDAN KULLANILDIĞI, VERGİ ÖDEMESİNİN KİM TARAFINDAN YAPILDIĞI GİBİ HUSUSLAR ARAŞTIRILARAK DAVA KONUSU TASARRUFLARIN İPTALE TABİ OLUP OLMADIĞI YÖNÜNDEN BİR KARAR VERİLMESİ GEREKİRKEN EKSİK İNCELEMEYE DAYALI HÜKÜM TESİSİ İSABETLİ DEĞİLDİR.
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, davalı borçlular Fatma ve Abdullah’ın alacaklısından mal kaçırmak amacıyla adlarına kayıtlı 06 … 49 plakalı aracı davalı Filiz’e devrettiklerini, 66 … 121 plakalı aracın da bedeli davalı borçlu Fatma tarafından ödendiği halde tescilin kızı davalı Filiz adına yapıldığını belirterek davalılar arasındaki muvazaalı işlemler nedeniyle davalı Filiz adına olan trafik kayıtlarının iptali ile dava konusu araçların davalı borçlular Fatma ve Abdullah’a ait olduğunun tespitine, alacak miktarı kadar haciz yetkisi tanınmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar Fatma ve Abdullah ile vekilleri, Şefaatli Mahkemeleri yetkili olduğundan davanın yetkisizlik kararı verilerek Şefaatli Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiğini, davacının talebinin tespite yönelik olarak kabulü halinde, eda davası açılması gereken durumlarda tespit davası açılamayacağından davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmesi halinde ise dava konusu araçlar davalı Filiz tarafından dava dışı kişilerden satın alındığından ve iddia edildiği gibi bir devir söz konusu olmadığından ve davanın süresinde açılmaması nedeniyle de reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Davalı Filiz ile vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, takip konusu borcun 14.07.2005 tarihinde verilen kararla doğduğu, davalı Filiz’in dava konusu araçları 26.12.2003 ve 23.02.2005 tarihlerinde borcun doğumundan önce ve diğer davalılardan değil dava dışı 3. kişilerden satın aldığı, davalılar arasında herhangi bir satış işleminin yapılmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Bu tür davaların dinlenebilme koşullarından biri de, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olmasıdır. Bunun dışında alacaklının borçluda gerçek bir alacağının bulunması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, borçlunun aciz halini gösteren geçici (İİK 105) veya kati (İİK 143) aciz belgesinin sunulmuş olması gereklidir.
Somut olayda takip konusu alacak 25.09.2001 tarihli trafik kazasından (haksız fiilden) doğduğundan mahkemece borcun doğum tarihi olarak kaza tarihi olan 25.09.2001 tarihli kaza tarihinin esas alınması gerekirken, bu kaza nedeniyle davacı alacaklılar tarafından davalı borçlular aleyhine trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasının karar tarihi olan 14.07.2005 tarihinin esas alınması doğru görülmemiştir. O halde borcun doğumu 25.09.2001 tarihli trafik kazası olduğundan dava konusu iptali istenen 26.12.2003 ve 23.02.2005 tarihli araç satışına ilişkin tasarruflar borçtan sonra yapılmış olması nedeniyle bu yöndeki dava şartının gerçekleştiğinin kabulü gereklidir. Aksi düşünce dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir.
Uygulama ve Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında bedeli borçlu tarafından ödendiği halde 3. kişi adına tescil edilen malvarlıkları da (nam-ı müstehar) borçlunun 3. kişi lehine yaptığı ivazsız tasarruflar olarak iptale tabi olduğu kabul edilmektedir.
Somut olayda her ne kadar dava konusu araçlar davalı Filiz tarafından dava dışı 3. kişilerden satın alınmış ise de, davacılar vekili davalı Filiz’in borçlu Fatma’nın kızı, davalı Abdullah’ın ablası olması nedeniyle borçluların aleyhlerine açılan tazminat davası sonucu hükmedilecek tazminatın tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla bedeli borçlular tarafından ödendiği halde araç tescillerinin davalı Filiz adına yapılmış olmasının muvazaalı olduğunu, Filiz’in maddi durumunun söz konusu araçları alabilecek durumda olmadığını, davalıların aynı aileden olup birlikte oturduklarını beyan etmesi karşısında bu iddianın değerlendirilmesi; davalı Filiz’in ne iş yaptığı, dava konusu araçları alabilecek ekonomik ve sosyal güce sahip olup olmadığının araştırılması, dava konusu 66 … 121 plakalı araç hacizli satın alındığından üzerindeki haczin kalkıp kalkmadığı, kalkmış ise kim tarafından kaldırıldığı, söz konusu araç ticari otobüs olduğundan davalı Filiz ve diğer davalıların vergi ve ticaret sicil kayıtları ile varsa söz konusu araçla ilgili trafik cezaları istenerek aracın kim tarafından işletildiği, tazminat dosyasındaki 31.01.2002 tarihli zabıta araştırmasında davalı Filiz’e ait otobüsün davalı Abdullah tarafından kullanıldığı ve gelirin davalılar arasında ortak kullanıldığı belirtildiğinden bu hususun araştırılarak davalıların aile ve gelir ilişkilerinin tespiti, yine dava konusu 06 … 49 plakalı aracın kim tarafından kullanıldığı, vergi ödemesinin kimin tarafından yapıldığı gibi hususların araştırılması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek dava konusu tasarrufların İİK 277, 278, 279, 280. maddeler gereğince iptale tabi olup olmadığı yönünden bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
S o n u ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.