Sahte fatura düzenleme - defter - kayıt ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10005 Esas 2021/11785 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10005
Karar No: 2021/11785
Karar Tarihi: 07.12.2021

Sahte fatura düzenleme - defter - kayıt ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10005 Esas 2021/11785 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın sahte fatura düzenleme ve belgeleri gizleme suçları nedeniyle verilen mahkumiyet hükümleri incelendi. Defter ve belgelerin çalındığı ya da bulunamadığı iddiasıyla ibrazından kaçınılması halinde vergi kanununun istisnaları aranmayacak ve sanığı suçlu kılmaya yeterli bulunacaktır. Hüküm çerçevesinde savunmanın temyiz nedenleri yerinde bulunmadı ve hükümler onandı. Ancak sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizi incelenirken, suçun cezasının türü ve üst sınırına göre, olağanüstü dava zamanaşımı gerçekleşti ve hüküm bozuldu. Ayrıca, yapılan inceleme ve araştırma eksikliği nedeniyle, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği halde eksik hüküm kurulması da yasaya aykırı bulundu. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 318. ve 321. maddelerine atıfta bulunuldu.
11. Ceza Dairesi         2017/10005 E.  ,  2021/11785 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenleme, defter, kayıt ve belgeleri gizleme

    Sanık müdafisinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezanın türü ve süresine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‘nin 318. maddesi uyarınca reddine oy birliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
    1)2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ile defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.11.1999 tarihli 1999/11-273 Esas ve 1999/288 Karar sayılı kararında da açıklandığı üzere, defter ve belgelerin çalındığı, kaybolduğu, bulunamadığı ileri sürülerek ibrazından kaçınılması halinde, VUK"nin 139. maddesindeki istisnalar aranmayacağından, tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiillerin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suçların vasıflarının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA,
    2)2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen “2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, en aleyhe kabulle 31/12/2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
    3)2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafisinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
    Faturaları kullanan mükelleflerin tarh dosyaları nezdinde araştırma yapılarak, ilgili vergi dairesi müdürlüğünden de sorulmak suretiyle sanığın düzenlediği 2009 takvim yılına ait faturaların tarihlerinin tespit edilmesi suretiyle, sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin en son düzenlenen fatura tarihi olduğu da dikkate alınarak, zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlendikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma neticesinde sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 07.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara