Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/853 Esas 2016/1580 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/853
Karar No: 2016/1580
Karar Tarihi: 23.02.2016

Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/853 Esas 2016/1580 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Yargıtay 21. Ceza Dairesi, dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından yargılanan sanık hakkında yapılan yargılama sırasında mahkemenin görevsizliğine dair Asliye Ceza Mahkemesinin kararına karşı yapılan itirazın kabul edilerek görevsizlik kararının kaldırılmasına ilişkin Ağır Ceza Mahkemesinin kararının bozulması istemini değerlendirdi. Dosya kapsamına göre, sanığın şirket yetkilisi olması gerekmediği gibi şirket adına hareket ettiğini gösterir hukuken geçerli bir vekilliğinin de gerekmediği belirtildi. Bu nedenle, sanığın dolandırıcılık eylemi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-h maddesi kapsamında kalıp kalmadığını değerlendirme görevi ve yetkisinin Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeksizin yapılan itirazın reddi yerine kabul edilmesi isabetli görülmedi
21. Ceza Dairesi         2016/853 E.  ,  2016/1580 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 01.12.2015 gün ve 2015/25012/78855 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 23/12/2015 gün ve KYB.2015/401029 sayılı ihbarnamesi ile;
    Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sırasında mahkemenin görevsizliğine dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 31/03/2015 tarihli ve 2015/434 esas, 2015/426 sayılı kararına karşı sanık müdafii tarafından yapılan itirazın kabulü ile anılan görevsizlik kararının kaldırılmasına ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 16/06/2015 tarihli ve 2015/676 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
    Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 158/1-h maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için, sanığın şirket yetkilisi olması gerekmediği gibi şirket adına hareket ettiğini gösterir hukuken geçerli bir vekilliğinin bulunmasının da gerekmediği, bu nedenle sanığın dolandırıcılık eyleminin 5237 sayılı Kanun"un 158/1-h maddesi kapsamında kalıp kalmadığını değerlendirme görev ve yetkisinin Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeksizin yapılan itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
    Kanun yararına bozma isteminin mercii tayini hususuna ilişkin olmasına, Başkanlar Kurulu kararlarına ve Yargıtay Kanunu"nun 14. maddesine göre kanun yararına bozma istemini inceleme görevinin Yüksek Yargıtay 5. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşılmakla Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye gönderilmesine, 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara