Esas No: 2017/1843
Karar No: 2020/4671
Karar Tarihi: 12.06.2020
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/1843 Esas 2020/4671 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı Üniversite, davalının Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Tiyatro bölümünde öğrenim gördüğünü, davalının 2008-2009 akademik yılı bahar dönemi eğitim ücretini taksitle ödeyebileceğini beyan etmesi üzerine kaydının yenilendiğini, taksitlerin bir kısmını ödeyebildiğini, takip eden dönemlerde eğitim ücretini ödememesi üzerine 2010-2011 akademik yılı güz dönemi başında borcunu kapatmaması halinde kaydının yenilenmeyeceğinin bildirildiğini, davalının borçlarının tamamını kapsayan senet vermesi üzerine eğitim imkanı tanınarak kaydının açıldığını, davalının 2010-2011 akademik yılında mezun olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine ... 27. İcra Müdürlüğü’nün 2012/11792 sayılı ilamsız takip başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun % 20 icra inkar ödemesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının ... 27. İcra Müdürlüğü’nün 2012/11792 Esas sayılı takibinde asıl alacak 40.641,00 TL işlemiş faiz 1.248,85 TL toplamı 41.889,85 TL borca yönelik itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren kanuni faiz uygulanmasına, asıl alacağın yüzde yirmisi oranında 8.128,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazla talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan Yasanın 3/d maddesinde, "hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet" olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı Yasanın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Somut olay değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık eğitim hizmetinden kaynaklanmakta olup dava 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmaktadır. O halde, görevli mahkeme tüketici mahkemesidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir ve bu konuda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle kararın BOZULMASINA, ikinci bentte gösterilen nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.