Dolandırıcılık - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/12809 Esas 2015/4376 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/12809
Karar No: 2015/4376
Karar Tarihi: 02.11.2015

Dolandırıcılık - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/12809 Esas 2015/4376 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2015/12809 E.  ,  2015/4376 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2015/314915
    MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 22/12/2008
    NUMARASI : 2006/383 (E) ve 2008/675 (K)
    SUÇ : Dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik

    1-Soruşturma aşamasında sanığın savunması alınırken talebi üzerine görevlendirilen müdafiinin görevinin kamu davasının açılması ile sona erdiği, mahkemece aynı müdafiiye re’sen duruşma günü bildirir davetiye çıkartılmış olması nedeniyle duruşmalara katılmış olan Av. Ş.. B.."ın hükmü temyiz etme yetkisi bulunmadığı cihetle; vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II- Sanığın, dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 28.12.2004 gün ve 173/228 sayılı kararında da açıklandığı üzere; sanığın, bankanın maddi varlıklarından olan çeki kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia olunması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK.nun 158/1-f maddelerinde öngörülen banka aracı kılınmak suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı ise de;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,

    III-Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;

    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine
    Ancak;
    1- Suça konu unsurları tam olan çekin resmi belge niteliğinde olduğu ve 765 sayılı TCK"nun 342/1 (5237 sayılı TCK"nun 204/1) maddesi gereğince hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek özel belgede sahtecilikten hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de; kararın gerekçe bölümünde; 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9/3. maddesi uyarınca suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı Yasa ile sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasa"nın ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe Yasanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden ve bu konuda uygulamalı karşılaştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 02.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.













    Hemen Ara