Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/3344 Esas 2015/4338 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3344
Karar No: 2015/4338
Karar Tarihi: 27.10.2015

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/3344 Esas 2015/4338 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2015/3344 E.  ,  2015/4338 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2012/70353
    MAHKEMESİ : Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 23/11/2011
    NUMARASI : 2011/101 (E) ve 2011/278 (K)
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen, sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
    Mahkemece, sanık A.. S.. ile aralarında çıkar çatışması olan diğer sanık L..Ç...yanında çalışan tanık H.. Ö.."in ve sanık L...oğlu tanık B.. Ç.."nin beyanlarına itibar edilerek sanığın cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlemediğine dair aşamalarda istikrar gösteren savunmaları, 30.09.2010 tarihli Antalya Kriminal Polis Laboratuvarı’ndan alınan raporda, yalnızca tetkike konu çekin matbu bölümlerinin kopya özellikleri taşıdığı, çekin sahte olarak düzenlediğinin ve iğfal kabiliyetinin olduğunun belirtildiği başkaca bir hususun belirtilmediği nazara alındığında suça konu çek üzerinde yazı ve keşideci imzasının sanık A.. S.."nın eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmadan ve sanık A.. S.. ile sanık L.. Ç...arasında önceden ticari ilişki olup olmadığı, aralarında ticari ilişki varsa ödemelerin ne şekilde gerçekleştirildiğine dair yeterli araştırma yaptırılmadan, tanık beyanlarına dayalı olarak yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kabule görede;
    1-5237 sayılı TCK"nun 61. maddesi uyarınca hakim somut olayda, suçun işleniş biçimini, suçun işlenmesinde kullanılan araçları, suçun işlendiği zaman ve yeri, suçun konusunun önem ve değerini, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını ve failin güttüğü amaç ve saiki göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler. 5237 sayılı TCK’nun "Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi" başlıklı 3/1. maddesi uyarınca suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik hükmolunur. Bu itibarla; kanunda öngörülen alt ve üst sınır arasında temel cezayı belirlemek hakimin takdir ve değerlendirme yetkisi içerisindedir. Ancak, Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK’nun 34, 230 ve 289. maddeleri uyarınca hükümde bu takdirin denetime olanak sağlayacak biçimde, hak ve nesafet kurallarına uygun, dosya içeriği ile uyumlu denetime olanak sağlayacak şekilde yasal ve yeterli gerekçesinin gösterilmesi zorunludur. Yasa metinlerindeki ifadelerin kararda tekrar edilmesi ile bu metinlerdeki genel nitelikli ölçütler somut olaya ve failine özgülenmediği müddetçe yeterli bir gerekçe olmadığı gözetilmeden yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini,
    2- Sanığın sabıka kaydında bulunan İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/766 esas ve 2009/795 karar sayılı ilamından dolayı mükerrir olduğunun göz ardı edilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yasaya aykırı, sanık müdafıinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 27.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara