Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2598 Esas 2015/4324 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2598
Karar No: 2015/4324
Karar Tarihi: 23.10.2015

Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2598 Esas 2015/4324 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, posta dağıtıcısı olarak görev yaparken, bir tebligat belgesini bizzat katılana ulaştırmış gibi göstererek resmi belgede sahtecilik suçu işlediği iddiasıyla yargılanmıştır. Sanık, önce başka bir dava nedeniyle mahkum olduğundan dolayı suç duyurusu üzerine yapılan soruşturmada suçu kabul etmemiştir. Ancak bilirkişi raporu, sanığın teslim eden bölümündeki imzanın kendisine ait olduğunu belirlemiştir. Mahkeme, sanığın hukuki durumunu belirleyebilmek için başka bir dava dosyasının incelenmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Bunun için davayı ilgilendiren belgelerin getirtilmesi, incelenmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği kararına varmıştır. Kararda, hükmün eksik incelemeye dayandığı ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi yapıldığı belirtilerek, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri: 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/2598 E.  ,  2015/4324 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/399801
    MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9.(Üsküdar 3.) Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 29/09/2011
    NUMARASI : 2010/493 (E) ve 2011/342 (K)
    SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği

    Posta dağıtıcısı olarak görev yapan sanığın, Ümraniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava ile ilgili çıkartılan tebligatı suç tarihinde katılana bizzat tebliğ edilmiş gibi görünmesini sağlayarak resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığın önce Ümraniye 4. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanarak görevi kötüye kullanmak suçunu işlediğinden dolayı mahkum olduğu anılan mahkeme kararı gereğince yapılan suç duyurusu üzerine yürütülen soruşturmada sanığın aşamalardaki ifadesinde suça konu belge üzerindeki teslim eden bölümündeki imzanın kendisine ait olduğunu, iş yoğunluğu ve bir çok kişiye tebligat yapması nedeniyle tebligat yaptığı şahsı hatırlamadığını savunması, 23.08.2006 tarihli tebligat parçasındaki katılan adına atılmış imzanın katılanın eli ürünü olmadığının ve sanığın eli ürünü olup olmadığının saptanamayacağının bilirkişi raporu ile tespit edilmesi, tüm dosya kapsamına göre de sanığın önceye dayalı bir anlaşma uyarınca başkaları ile eylem ve fikir birliği içinde hareket ettiğine dair kesin bir delil ve iddianın bulunmaması karşısında;
    Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından Ümraniye 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/701 Esas sayılı dosyasının akıbeti araştırılarak dosyanın getirtilip incelenmesi, mümkünse birleştirilmesi, mümkün değilse bu davayı ilgilendiren iddianame, duruşma tutanakları ve diğer ilgili delillerin onaylı örneklerinin bu dosya arasına alındıktan sonra toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Hemen Ara